Koronavirüse Karşı Toplu Taşımada Ne Gibi Önemler Alabiliriz?

Öksürük, hapşırık, yüksek ateş gibi, özellikle üst solunum yolunu ilgilendiren şikayetleri olan kişilerin sadece koronavirüs açısından değil, diğer üst solunum yolları hastalıkları açısından da metro gibi kapalı toplu taşıma araçlarında bulaştırıcı olabilme ihtimalleri vardır.

Ancak toplu taşımayı kullanan sağlıklı bireyler, elbette aynı ortamı paylaştıkları kişilerin hasta olup olmadığını bilemezler. Bu nedenle, çok gerekli olmadıkça toplu taşıma araçlarını özellikle bu dönemde kullanmamak, kullanmak zorunda kalınırsa da yüzeylere çok fazla dokunmamak, dokunduğumuz yüzey sayısını çok fazla artırmamak koronavirüs hastalığı olmak üzere diğer pekçok hastalığın bulaşı açısından bir önlem olacaktır.

Ellerimizi yıkamadan ya da temizlemeden toplu taşımadayken veya indikten sonra ağıza, buruna veya göze temas etmemek yerinde olacaktır. Yine, toplu taşıma kullanmak zorunda kalındığında olabildiğince tenha araçların seçilmesi, kalabalık bir araca binilirse de diğer kişilerle çok fazla yüz yüze gelmeden, mümkünse farklı yönlere bakarak seyahat etmek bir anlamda koruyuculuk sağlayacaktır.

Koronavirüsle (Covid-19) İlgili Sosyal Medya Bizi Korkutuyor Mu?

Sosyal Medya çağımızın önemli bir iletişim ve haber alma aracı; ancak özellikle bu gibi durumlarda sosyal medyada olabilecek bilgi kirliliği ve bunun yaratacağı endişeye karşı da dikkatli olmak gerekiyor. Henüz araştırma aşamasında olan veya sadece fikir olarak ortaya konmuş yazılar, sosyal medya üzerinde, tıpkı kulaktan kulağa oyununda olduğu gibi, uzmanlar tarafından tavsiye edilen bilgiler olduğu yönünde yansıtılabiliyor.

Bu durum, insanların aslında koruma yöntemi olmayan bir takım davranışlarda bulunabilmek amacıyla dikkatlerinin gerçek ve kanıtlanmış tedbirlerden dağılmasına ve hatta kanıta dayalı tedbirlerin alınmaması sonucunda hasta olabilmelerine yol açıyor.

İşte bu noktada, en doğru olanın resmi veya doğruluğu bilimsel olarak teyit edilebilecek, bilimsel sorumluluğu bulunan kaynakları dikkate alarak bunların tavsiyelerini uygulamak, gerek korku ve endişenin dinmesi, gerekse doğru ve yerinde tedbirleri almak adına büyük önem taşıyor.

Koronavirüsten Korunmak İçin Tuzlu Su ile Gargara Yapmak Yararlı Mıdır?

Sadece koronavirüs değil, üst solunum yollarıyla bulaşan bütün virüsler tuzlu su tarafından olumsuz etkilenmekte ve bulaşıcılıkları azalmaktadır. Bu özellikle virüsü alıp hasta olmuş insanlarda gerek boğazdaki ağrıyı gerek o bölgedeki sorunu hafifletmek için kullanılır.

Bazı durumlarda da özellikle mantar enfeksiyonlarında da karbonatlı su kullanımı yarar sağlamaktadır. Ancak bunların oranları çok düşüktür. 200 mm su içerisine 1 veya 1,5 gr lık tuz atmak yardımcı olacaktır. Bunun fazlasını kullanmak boğazda ciddi tahrişe yol açar ve birçok mikrobun da işini kolaylaştırabilir.

Bu nedenlerle her hastanın, hasta olduğunda hekime sorarak kendisi için uygun olan tedavi ve korunma yöntemlerini kullanması yerinde olacaktır. Gün içerisinde birkaç kere yoğun tuzlu suyla gargara yapmak, hiçbir zaman hastaların toplumdan ayrı bir yerde takip edilmesi veya ellerin sabun veya alkollü dezenzektanlarla temizlenmesi kadar etkili olmayacaktır.

Koronavirüse Yakalanmış Bir Kişi Ne Zaman Çevresi İçin Risk Haline Gelir?

Bilim dünyasının özellikle Çin ve İtalya örneklerinden edindiği tecrübe, her ne kadar semptomlar ortaya çıkmadan önce kişinin potansiyel olarak bulaştırıcı olabileceğini gösterse de, bu dönemde hasta olan kişi öksürük veya hapşırık gibi damlacık yaratabilecek semptomlara sahip olmadığı için bulaştırıcılığının minimum olduğunu göstermektedir.

Yeni Koronavirüs ile İlgili Kişilerde Panik Söz Konusu Mu?

Hastalar özellikle sosyal medyada yayılan ve kanıtlanmamış birçok bilgi nedeniyle korkuyor ve panik halindeler. Bu süreç içerisinde birçok bilginin gerek istatiksel, gerek korunma yöntemleri ve gerek tedaviyle ilgili bilgilerin hiçbir dayanağı olmadığı görülmektedir.

Hekimlerin, Dünya Sağlık Örgütü’nün, Sağlık Bakanlığı’nın ve uzmanlık derneklerinin web sayfalarının veya bunların sosyal medya hesaplarının takip edilmesi doğru bilgiye ulaşılabilmenin önemli bir yolu. Doğru bilginin edinilmesi ile panik durumu yerini tedbirli davranmaya bırakacaktır.

Maske ya da Eldiven Kullanmak Sağlıklı Kişileri Koronavirüse Karşı Korur Mu?

Sağlıklı kişilerin maske ya da eldiven takmalarına gerek yoktur. Maske ve eldiven takıldığında oluşabilecek gereksiz güven hissi nedeniyle hastalığın bulaşması kolaylaşabilir. Özellikle maskeler bir süre sonra nemlendikleri için normalde insana ulaşsa bile hastalığa yol açmayacak miktarda virüs bulunan damlacıklar, bu nemli alanlarda birleşerek daha fazla enfeksiyon yapma riskine neden olabilmektedir.

Ayrıca maskelerin çıkarılması sırasında elin maskenin ön yüzüne teması bu işi daha da kolaylaştıracaktır. Eldivende de aynı durum söz konusudur. Eldiven taktığında kendini güvende hisseden kişi sağa, sola daha fazla dokunacak ve bu dokunmalar sonrasında da ağzına, burnuna, gözüne elini daha fazla götürecektir.

Bütün dünyadaki bilim adamlarının da gözlemleri bu yöndedir. Bu yüzden maske hasta kişilere ve bunlara bakan sağlık personeline, eldiven ise sadece hasta olan kişilere bakan sağlık personeline takılması önerilen, sağlıklı kişilerin ya da çocukların kullanması önerilmeyen önlemlerdendir.

Koronavirüs Maske Kullanımı

Islak Mendik Kullanmak Yeni Koronavirüsün Bulaşmasını Engeller Mi?

Koronavirüs el ve zeminde bir süre yaşamını sürdürebilmektedir. Islak mendille bu alanların temizlenmesi belirli bir temizliği sağlasa da, ıslak mendilin içinde alkol bulunmaması halinde koronavirüsü öldürmesi bugüne kadar yapılan çalışmalarda gösterilmemiştir. Bu yüzden ıslak mendille el ve zeminin temizlemesi, alkol veya deterjan içermiyorsa koronavirüsü öldürmek için yeterli değildir.

Yeni Koronavirüsün Yaygınlaşması Mutasyon Geçirmesini Hızlandırır Mı?

Virüsler sürekli mutasyon geçirirler, bunların birçoğu virüsün aleyhine olan hatalı mutasyonlardır. Bunlar akıllı değildir, genetik bilgiyi yani RNA’yı ve DNA’yı kopyalayan enzimler, bu kopyalamayı yaparken sık sık hatalar yaparlar. Bu hatalar, hata yapan virüsün çoğalamamasına yani ölümüne yol açarlar.

Bu kadar çok virüs çoğalırken, nadir olarak da yapılan bir hata virüsü daha kolay hastalık yapıcı hale getirebilir. Virüsün lehine bir mutasyon olduğu ve bu hata oluştuktan sonra ortaya çıkan mutant denilen yeni virüs diğerlerinden daha hızlı çoğalabilme veya doğal şartlara daha dirençli olabilme gibi özelliklere sahip olursa diğerlerinden daha avantajlı olduğu için toplumda daha kolay yayılmaya başlar.

Özetle, mutasyon akıllı bir süreç değildir, rastgele olan bir durumdur. Çoğunluğu virüse zarar verir. Virüsün doğada kalmasını, çoğalmasını daha iyi hale getirecek mutasyonlar ise doğal olarak virüsün lehine olduğu için virüsü korur.

Bu tür değişiklikler ne sıklıklar görülür?

Örneğin koronavirüslerde 5 ila 10 yılda bir böyle önemli bir değişikliğe rastlanmaktadır. Bunlar tamamen olasılık meselesidir. Bu tabi ki mevcut pandemiden kurtulduğumuz zaman bir daha bu tür virüslerle karşılaşmayacağız gibi anlama gelmez. Mevcut durum aşılsa dahi, bu ve bunun gibi hastalıklar için aşı çalışmaları, tedavi çalışmaları ve tekrarı halinde alınabilecek tedbirler açısından hazırlıklar mutlaka devam edecektir.

20. Yüzyılda Pandemi Yapan Virüsler Hangileridir?

Epidemi bir bölgede olan salgınlara verilen isimdir. Eğer bu salgın hastalık bütün dünyayı etkisi altına alacak olursa buna da pandemi adı veriliyor. Dünyada virüslerle veya başka enfeksiyon etkenleriyle zaman zaman böyle salgınlar görülebiliyor.

Virüs hastalıkları içerisinde pandemilere yol açan en önemli etken influenza yani grip virüsleridir. Virüsler, dünyada birçok kez bu şekilde pandemilere yol açmıştır. Bir virüs birçok kez pandemilere yol açmaya başladığı zaman toplumsal duyarlılıkta azalma görülmektedir.

Örneğin grip, pandemi yapmamasına rağmen yeni koronavirüsten çok daha fazla insanın hastalanmasına ve ölmesine neden olmaktadır. Son yıllarda grip aşısnın geliştirilmesi önemli bir gelişme olmuştur ve buna daha hazırlıklı olunduğu için bazı ilaçlar yine grip enfeksiyonlarında kullanılabilir hale gelmiştir.

Birden bire yine yeni bir virüs ortaya çıktığında ise, bunun yapacağı pandemiler daha korkutucu olmaktadır. Hastalığın nasıl seyredeceği, kimi ne kadar etkileyeceği ve ne kadar öldürücü olacağını baştan kestirmek mümkün olmamaktadır.

Yeni Koronavirüs (Covid-19) Nedir?

İlk olarak Çin’in Wuhan bölgesinde, 2019 yılı Aralık ayının başında görülüp, bu bölgedeki yetkililer tarafından tanımlandığı için gayri resmi Wuhan koronavirüsü adıyla da bilinen yeni koronavirüs solunum yolu enfeksiyonuna neden olan ve insandan insana geçebilen bulaşıcı bir virüstür.

Koronavirüs Nasıl Bulaşır?

Virüsün insandan insana damlacık yoluyla ve doğrudan temas ile geçebildiği bilinmektedir. Öte yandan öksürük gibi yollarla yüzeylere yayılabilecek solunum damlacıklarının da bir süre bulaşıcılık özelliği taşıdığı gösterilmiştir.

Koronavirüs Tanısı Nasıl Konulur?

Yeni koronavirüsün tanısı için laboratuvar ortamında test yapılması gereklidir. Koronavirüsün kesin tanısı moleküler testler ile gerçekleştirilir.

Koronavisür Tedavisi Nasıl Yapılır?

SARS-CoV-2 Akut Solunum Yolu Hastalığıiçin şu anda belirli bir kesin tedavi yolu mevcut değildir. Gerçekleştirilen tedavi ateş, kuru öksürük ve nefes darlığı gibi belirtilerin hafifletilmesine odaklanır.

Mevcut zatürre tedavilerinin, bu hastalık için etkin olup olmadığı yönünde araştırmalar sürmektedir. Hastalık virüs temelli olduğu için antibiyotikler etkili değildir.

Koronavirüs (COVID-19) hastalığının teşhis edilmesinin ardından hastalığın belirtilerini kontrol etmek için doktor kontrolünde ağrı kesici ve ateş düşürücü ilaçlar kullanılabilir.

Koronavirüs Kuluçka Süresi Kaç Gündür?

Koronavirüs belirtileri kişinin bağışıklık sistemi ve yaşına bağlı olarak da değişiklik gösterebilir. Fakat elde edilen verilere göre kuluçka süresinin, genellikle hastanın enfekte olmasından sonraki 2 ila 14 gün içerisinde gerçekleştiği yönündedir.

Koronavirüsten Kimler Daha Fazla Etkilenir?

Koronavirüs genç hastalar ve çocuklar üzerinde hafif semptomlarla atlatılırken, 65 yaş üstü kişiler, akciğer, şeker, tansiyon gibi kronik hastalıkları olan kişileri daha fazla etkilemektedir.

Koronavirüs Aşısı Var mıdır?

Wuhan Koronavirüsü olarak da anlılan Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın Çin tarafından yayınlanan genomu temel alınarak bir aşı oluşturulması çalışmalarına uluslararası düzeyde başlanmıştır. ABD, Avustralya, Çin, İngiltere ve Kanada’da çeşitli üniversiteler ile özel kuruluşlar klinik testlere başlama aşamasına oldukça yaklaştıklarını açıklamaktadır.

Koronavirüse Karşı Alınması Gereken Önlemler Nelerdir?

COVID-19 ‘u engellemek için alınacak en önemli önlemlerden ilki elleri sık sık sabun ve suyla yıkamaktır. Özellikle halka açık bir yerdeyken burnunuzu sildikten, öksürdükten veya hapşırdıktan sonra elleri en az 20 saniye boyunca sabun ve suyla yıkamak gereklidir. Su ve sabunun bulunamadığı zamanlarda eller alkol bazlı el antiseptiği ile temizlenmelidir.

Koronavirüs Hamileleri de Etkiler mi?

Yeni Koronavirüs Hastalığı’nın sağlık açısından risk oluşturabileceği gruplar arasında hamileler de yer almaktadır. Hamilelerin hormonal değişikliklerinden dolayı hem yapısal olarak, hem de bağışıklık sistemlerinde meydana gelen değişimler nedeniyle solunum hastalıklarına yakalanma riskleri bulunmaktadır.

Koronavirüsün Çocuklar Üzerinde Etkisi Var Mıdır?

Verilen istatikler doğrultusunda çocuklarda ve gençlerde (10 ila 39 yaş grubunun) koronavirüs nedeniyle ölüm oranlarının en az grup olduğu gözlemlenmektedir.

Koronavirüse Karşı Ev Temizliği Nasıl Yapılmalıdır?

Sirkenin, koronavirüs ya da diğer virüslere yönelik öldürücü etkisi yoktur. Çamaşır suyu ise alkali bir ürün olup temizlikte kullanıldığında, koronavirüs başta olmak üzere virüslerin ölümüne yardımcı olacaktır. Virüslerin alandan temizlenmesini sağlayacaktır.

Ani ölümlere neden olur mu?

Hastalanan kişilerle ilgili yayımlanmış verilere göre hastalık nispeten yavaş bir seyir göstermektedir. İlk birkaç gün daha hafif şikayetler (ateş, boğaz ağrısı, halsizlik gibi) görülmekte sonrasında öksürük, nefes darlığı gibi belirtiler eklenmektedir. Hastalar genellikle 7 günden sonra hastaneye başvuracak kadar ağırlaşmaktadır. Dolayısı ile sosyal medyada yer alan, birden bire yere düşüp hastalanan veya ölen hastalarla ilgili videolar gerçeği yansıtmamaktadır.

Yurt dışından kargo ile gelen ürünlerde bulaşma riski var mıdır?

Genel olarak bu virüsler yüzeylerde kısa süre canlı kalabildikleri için paket veya kargo ile bulaşma olması beklenmemektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün de bu konuda kısıtlaması yoktur.

Evcil hayvanlarda korona riski var mı?

Evde bakılan kedi/köpek gibi evcil hayvanların Yeni Koronavirüsla (COVID-19) enfekte olması beklenmemektedir. Ancak evcil hayvanlarla temas sonrası her zaman için ellerin su ve sabunla yıkanması gereklidir. Böylece hayvanlardan bulaşabilecek diğer enfeksiyonlara karşı korunma sağlanacaktır.

Video Galeri

Video Galeri

Toplu Taşımada Koronavirüse Karşı Ne Gibi Önemler Alabiliriz?

Video Galeri

Koronavirüsle (Covid-19) İlgili Sosyal Medya Bizi Korkutuyor Mu?

Video Galeri

Koronavirüsten Korunmak İçin Tuzlu Su ile Gargara Yapmak Yararlı Mıdır?

Video Galeri

Koronavirüse Yakalanmış Bir Kişi Ne Zaman Çevresi İçin Risk Haline Gelir?

Video Galeri

Yeni Koronavirüs ile İlgili Kişilerde Panik Söz Konusu Mu?

Video Galeri

Maske ya da Eldiven Kullanmak Sağlıklı Kişileri Koronavirüse Karşı Korur Mu?

Video Galeri

Islak Mendil Kullanmak Yeni Koronavirüsün Bulaşmasını Engeller Mi?

Video Galeri

Yeni Koronavirüsün Yaygınlaşması Mutasyon Geçirmesini Hızlandırır Mı?

Video Galeri

20. Yüzyılda Pandemi Yapan Virüsler Hangileridir?

Video Galeri

Yeni Koronavirüs (Covid-19) Nasıl Bulaşır?

Video Galeri

Yeni Koronavirüs (Covid-19) Nasıl Bir Virüstür?

Video Galeri

Grip, Alerji ile Yeni Koronavirüs (Covid-19) Enfeksiyonunu Ayıran Temel Özellikler Neler?

Video Galeri

Karantina Nedir? İzolasyon Nedir?

Video Galeri

Koronavirüsün İspanyol Gribiyle Farkı Nedir?