Dehidrasyon Nedir?
Dehidrasyon , aldığınızdan daha fazla sıvı kullandığınızda ya da kaybettiğinizde ve neticesinde vücutta normal işlevleri yerine getirmek adına yeterli su ve sıvı mevcut olmadığında meydana gelmektedir. İnsan vücudunun yaklaşık %65’i sudan meydana gelir ve günlük ortalama olarak 2, 5-3litre su kaybeder. Kaybedilen sıvıların yerine yenisini koyulmadığında susuz kalınmış olur. Su kaybının yanı sıra vücudun elektrolit dengesini düzenleyen sodyum, kalsiyum, potasyum gibi mineraller de dışarı atılır.
Normal şartlar altında vücut, kaybettiği sıvı ve elektrolit dengesini, besin ve su tüketimi ile karşılayabilmektedir. Vücudun toplam sıvı miktarındaki azalmalar susuzluk hissi ile kendini gösterir. Sıvı miktarındaki azalmalar çoğalırsa ciddi sağlık problemleri gözlenebilir. Susuz kalma durumu, küçük çocuklar ve yaşlılar için daha büyük tehlike arz eder.
Küçük çocuklardaki en yaygın dehidrasyon nedeni şiddetli ishal ve kusmadır. Daha yaşlı yetişkinlerin vücutlarında doğal olarak daha düşük su hacmi mevcuttur ve bu da dehidrasyon riskinin artmasına sebep olabilir. Akciğerler ya da mesaneyi etkileyen enfeksiyonlarda yaşlı yetişkinlerde dehidrasyon meydana gelebilmektedir. Dehidrasyonun derecesi hem vücut belirtilerine hem de idrar testi, böbrek fonksiyon testi ve kan testlerine bakılarak değerlendirilir.
Şiddetli egzersiz yapan kişiler, sıcak havalarda yeterince sıvı tüketimi yapmazlarsa dehidrasyon meydana gelme ihtimali yüksektir. Hafif ve orta dereceli dehidrasyon durumlarında daha fazla sıvı tüketerek durum tersine çevrilebilir ancak şiddetli dehidrasyon mevcutsa acil tıbbi tedavi olması şarttır.
Dehidrasyon Nedenleri Nelerdir?
Dehidrasyon su içmeyi unutmanız, yanınızda yeterli suyun olmaması, seyahat esnasında yeterli tüketimin yapılamaması gibi basit nedenlere bağlı olarak gelişebildiği gibi başka nedenlerden de kaynaklanabilmektedir.
İshal, kusma
Aniden ve şiddetli bir şekilde ortaya çıkan ishal kısa sürede çok fazla su ve elektrolit kaybına neden olabilmektedir. İshalin yanı sıra kusmanız da mevcutsa, daha fazla sıvı ve mineral kaybına sebep olur.
Ateş
Ateşiniz ne kadar yüksek olursa o kadar susuz kalabilirsiniz. İshal ve kusmaya ek olarak ateş de mevcutsa durumun ciddiyeti daha da artmaktadır.
Aşırı terleme
Şiddetli aktiviteler neticesinde ciddi oranda sıvı kaybedebilirsiniz. Ve bu sıvı kayıpları susuz kalmanıza sebep olur. Sıcak ve nemli hava da, terleme miktarını ve kaybedilen sıvı miktarını artıran faktörlerdendir.
Aşırı İdrara Çıkma
Çok fazla idrara çıkılması, dehidrasyona sebebiyet verebilir.
Dehidrasyon Risk Faktörleri Nelerdir?
Herkes susuz kalabilir ancak küçük çocukların ve yaşlıların susuz kalması daha tehlikeli ve olağandır.
- Bebekler ve Çocuklar
Şiddetli ishal ve kusma riski en fazla olan grup, bebekler ve çocuklardır. Ve dehidrasyona karşı oldukça savunmasızlardır. Hacim alanına kıyasla daha yüksek bir yüzey alanına sahip oldukları için, aynı zamanda yüksek ateş ve yanıklardan dolayı sıvılarının daha büyük bir kısmını kaybederler.
- Yaşlılar
Yaşlandıkça vücudun sıvı rezervinde hatırı sayılır düşüşler görülür ve suyu muhafaza etme becerisinde azalma görülür. Diyabet, bunama, kronik hastalıklar, yeteneklerini sınırlayan hareketlilik sorunları ile beraber dehidrasyon riskinde artışlar gözlenebilir.
- Kronik Hastalıklı Kişiler
Kontrolsüz ya da tedavi edilmemiş şeker hastalığına bağlı olarak yüksek dehidrasyon riski gözlenebilir. Böbrek hastalığı, idrara çıkmayı artıran ilaçlarda dehidrasyon riskini artırır. Soğuk algınlığına, boğaz ağrısına sahip olmak gibi rahatsızlıklar bile, dehidrasyon riskine daha yakın hale getirebilir. Çünkü hasta olunduğunda yemek yemek ya da bir şey içmek istenmeyebilir.
- Dışarıda Çalışan ya da Egzersiz Yapan İnsanlar
Hava sıcak ve nemli olduğunda, dehidrasyon riski oldukça artar. Buna, havanın nemli olduğunda terin normalde olduğu kadar çabuk buharlaşamaması etkili olmaktadır. Ve sonuç olarak vücut ısısının artması ve sıvı ihtiyacının ortaya çıkması gündemde olur.
Isı Yaralanması
Şiddetli egzersiz yaparken ve beraberinde çok terlerken yeterince sıvı tüketmezseniz, yaşamı tehdit edecek bir sürü soruna neden olabilir.
İdrar ve Böbrek Sorunları
Uzun süreli veya tekrarlayan dehidrasyon nöbetleri; idrar yolu enfeksiyonlarına, böbrek taşlarına ve hatta böbrek yetmezliğine sebebiyet verebilir.
Nöbetler
Elektrolitler, elektrik sinyallerinin hücreden hücreye taşınmasına yardımcı olur. Elektrolitler dengede değilse, istemsiz kas kasılmaları ve bilinç kayıpları durumu ortaya çıkabilir.
Düşük Kan Hacmi Şoku
Bu dehidrasyonun en ciddi komplikasyonlarından biridir. Düşük kan hacmi, kan basıncında bir düşüşe veya vücuttaki oksijen miktarında düşüş olduğunda ortaya çıkar.
Dehidrasyonu Önleme
Susuz kalmayı önlemek amacıyla bol bol sıvı tüketmek, meyve ve sebzeler gibi yüksek su içeren yiyecekler yemek önemlidir.
Aşağıdaki durumlarda su desteğini sağlamak mühimdir:
- Kusma ve İshal
Kusma ve ishal görüldüğünde oral rehidrasyon solüsyonu verilmesi önemlidir. Susuz kalana kadar beklenmemesi gerekir.
- Yorucu Egzersiz
Yorucu egzersizden önceki gün su tüketimini artırmak çok önemlidir. Bol miktarda berrak, seyreltik idrar üretmek, iyi su alımı yaptığınıza dair bir göstergedir.
- Sıcak veya soğuk hava
Vücut ısınızı düşürmeye yardımcı olmak ve terleme yoluyla kaybettiğiniz suyu yerine koymak adına ek su tüketimine özen göstermek gerekir. Özellikle de yüksek rakımlarda kuru havadan nem kaybıyla mücadele için soğuk havada ekstra suya ihtiyacınız olabilir.
- Hastalık
Yaşlılar susuzluğa daha fazla maruz kalırlar. Kendinizi iyi hissetmediğinizde ekstra sıvı tükettiğinizden emin olun.
Dehidrasyon Belirtileri Nelerdir?
Susuzluk, her zaman vücudun su ihtiyacının güvenilir bir erken göstergesi değildir. Pek çok insan, özellikle de yaşlılar, susuz kalana kadar susuz hissetmezler. Bu nedenle, sıcak havalarda veya hasta olunduğunda su alımını artırmak büyük önem arz eder.
Dehidrasyon belirtileri yaşa göre değişebilir.
Bebeklerde ya da küçük çocuklarda; kuru ve yapışkan ağız, ağlarken göz yaşı olmaması, 3 saat süresince ıslak bez olmaması, batık gözler ve yanaklar, kafatasının üstünde batık yumuşak nokta, halsizlik veya sinirlilik.
Yetişkinlerde; aşırı susuzluk, daha az idrara çıkma, kas krampları, koyu renkli idrar, yorgunluk, gözlerde kısılma, tansiyon düşüklüğü, baş dönmesi, bilinç bulanıklığı, bilinç kaybı ve sinirlilik, konfüzyon.
24 saatten daha uzun süreli ishal olma durumu, aşırı sinirlilik, daha uykulu bir hal, kanlı ve siyah dışkı mevcutsa doktor ile iletişime geçmek büyük önem arz eder.
Dehidrasyon Tanı Yöntemleri Nelerdir?
Hekiminiz, fiziksel belirtilere bakarak dehidrasyonu teşhis edebildiği gibi bazı testler de yapılmasını isteyebilir.
- Kan Testleri
Elektrolit seviyeleri, böbreklerin ne kadar iyi çalışıp çalışmadığını anlamak amacıyla kan testleri kullanılabilir.
- İdrar Testleri
İdrarda yapılan testler, susuz olup olmadığınızı belli edebilir. Mesane enfeksiyonlarının belirtilerini kontrol edebilir.
Dehidrasyon Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Dehidrasyon için yapılabilecek en etkin tedavi kaybedilen sıvıları ve kaybedilen elektrolitleri yenilemektir. Dehidrasyon tedavisine en doğru yaklaşım; yaşa, dehidrasyon şiddetine ve nedenine bağlıdır. Genellikle hafif ve orta düzeydeki dehidrasyonda su tüketiminin artırılması en uygun çözümdür. Aşırı egzersize bağlı olarak gelişen sıvı kaybında da elektrolit içeren sıvılar tercih edilebilir. Ağır dehidrasyon tablosunda ise hastanın en yakın sağlık kuruluşuna götürülmesi çok mühimdir.
İshal, kusma, ateş nedeniyle susuz kalmış bebek ve çocuklar için reçetesiz satılan bir oral rehidrasyon solüsyonu kullanın. Bu çözeltiler, hem sıvıları hem de elektrolitleri yenilemek için belirli oranlarda su ve tuz içerir.
İshal, kusma veya ateş nedeniyle hafif ila orta derecede dehidrasyonu olan çoğu yetişkin, daha fazla su veya başka sıvılar içerek durumlarını iyileştirebilir.
Sıcak ya da nemli havalarda dışarıda çalışırsanız veya egzersiz yaparsanız, soğuk su en iyi seçeneğinizdir. Elektrolitler ve karbonhidrat çözeltisi içeren spor içecekleri de yardımcı olabilir. Ciddi derecede susuz kalmış vakaların damardan verilen tuzlar ve sular yardımıyla daha hızlı toparlanması sağlanabilir.