Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Sedef hastalığı, çoğunlukla kafa derisi, dirsekler veya dizlerde olmak üzere deri parçalarının pullu ve iltihaplı hale gelmesidir. Kırmızı lekeler şeklinde görülebilir, kaşıntılı ve ağrılı olabilir. Sedef hastalığının yaygın tedavileri arasında steroid kremler, kuru cilt için nemlendiriciler ve losyonlar bulunabilir.
İçindekiler

Sedef Hastalığı (Psoriasis) Nedir?

Sedef hastalığı (psoriasis) , bağışıklık sisteminin aşırı aktif hale gelmesi sonucu vücutta iltihaplanmaya neden olan kronik bir hastalıktır; bu durum, cilt hücrelerinin normalden çok daha hızlı çoğalmasına yol açar ve beyaz pullarla kaplı engebeli kırmızı lekeler oluşmasına neden olur. Normalde bir ayda büyüyüp dökülen cilt hücreleri, sedef hastalığında 3-4 gün içinde gelişir ve dökülmek yerine cilt yüzeyinde birikir; bu da pullu ve iltihaplı cilt lekeleri oluşturur. Bazı kişiler, bu lekelerin kaşıntıya, yanmaya ve batma hissine neden olduğunu belirtirken, hastalığın yol açtığı iltihaplanma, cilt dışında vücuttaki diğer dokuları ve organları da etkileyebilir.

Kızarıklık, pullanma ve kaşıntı gibi belirtilerle ortaya çıkan sedef hastalığı, cilt hastalıkları konusunda uzmanlaşan dermatoloji (cildiye) bölümü tarafından ele alınır. Genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin etkisiyle gelişen bu kronik hastalık, genellikle dirsek, diz ve saçlı deri gibi bölgelerde görülür. Şiddeti kişiden kişiye değişebilen sedef hastalığında tedavi, semptomları hafifletmek ve hastalığı kontrol altına almak için bireye özel olarak planlanır. Topikal tedaviler, ışık terapisi ve diğer yöntemlerle hastaların yaşam kalitesini artırmak mümkündür.

Sedef Hastalığının Tanımı

Sedef hastalığı vücudun tamamını etkileyen bir hastalıktır. Sıklıkla kafa derisi, dirsek veya dizlerde görülür. Sedef hastalığına tam olarak neyin sebep olduğu bilinmese de, genetik ve çevresel faktörlerin etkili olduğu düşünülmektedir. Sedef hastalığı nedir sorusunu cevaplarsak, sedef hastalığı yalnızca ciltte döküntü hastalığı değildir. Sedef hastalarında tüm vücudu etkileyen ve döküntülere eşlik eden başka şikayetler görülebilir. Daha ağır vakalarda vücudun büyük bir bölümünde kırmızı lekeler görülebilir.

Sedef Hastalığının Türleri

Sedef hastalığı genellikle genetik aktarıma bağlı olarak gelişmektedir. Genetik yatkınlığı olan kişilerde bazı faktörler de sedefi ortaya çıkarabilir. Sedef hastalığı strese bağlı olarak da gelişebilmektedir.

Plak Tipi Sedef

Plak tipi sedef hastalığında kaşıntılı ve ağrılı olabilen kabarık, iltihaplı ve pullu cilt lekeleri olarak görünür. Plaklar genellikle vücutta simetrik olarak ortaya çıkar ve vücudun sağ ve sol taraflarında aynı bölgeleri etkiler. Gümüş beyaz kaplı kabarık pullar ve kırmızı lekelerle görülebilir. Buna tırnak sedef hastalığı da eşlik edebilir, tırnaklar parçalanabilir veya tırnak yatağından ayrılabilir. Plaklar bazen çatlayabilir ve kanayabilirler. Daha ağır vakalarda plaklar cildin çok geniş alanlarını kaplayacak şekilde büyüyebilir ve birleşebilirler. El ve ayak tırnaklarında renk değişikliği ve çukurlaşma da dahil olmak üzere bozukluklar görülebilir. Ayakta sedef hastalığı belirtileri ortaya çıkabilir.

Guttat Sedef

Aniden gelişebilen guttat sedef hastalığı çoğunlukla gövde ve uzuvlarda küçük, kırmızı lekelere neden olur. Guttat sedef hastalığı tetikleyicileri arasında solunum yolu enfeksiyonları, strep boğaz enfeksiyonu, bademcik iltihabı, stres, ciltte yaralanma ve antimalaryal veya beta-bloker ilaç kullanımı mevcuttur.

Püstüler Sedef

Yaygın püstüler sedef hastalığı vücudun geniş bölgelerini etkiler. Aniden gelişebilir ve hızla ilerleyebilir. Sıklıkla ateş, titreme, şiddetli kaşıntı, kalp atış hızında değişiklik, yorgunluk ve kas güçsüzlüğü ile birlikte gelir. Lokalize püstüler sedef hastalığı ise avuç içlerini veya ayak tabanlarını etkileyebilir.

Eritrodermik Sedef

Eritrodermik sedef hastalığı vücudun normal sıcaklığını ve sıvı dengesini tamamen bozabilir. Bu nedenle ayaklar ve ayak bilekleri gibi vücudun bazı bölgelerinde ödeme ve titremeye yol açabilir. Cilt sanki yanmış gibi görünür. Enfeksiyon, zatürre ve kalp yetmezliği gibi çok ciddi durumlar ortaya çıkarabilir.

Ters Yerleşimli Sedef

Ters sedef hastalığı veya ters yerleşimli sedef, göğüs altı, kasık, koltuk altı gibi deri kıvrımlarında pürüzsüz, kırmızı lekeler olarak görülür. Sürtünme ve terleme, deri kıvrımlarında ve hassas bölgelerde yer aldığı için ters sedef hastalığını daha da tahriş edebilir. Genellikle kilolu ve geniş deri kıvrımları olan kişilerde görülür.

Psoriatik Artrit

Sedef hastalığı olan bireylerde sedef romatizması ya da psoriatik artrit adı verilen bir tür artrit görülebilir. Bu durumda eklemlerde ağrı ve şişme olur.


Sedef Hastalığının Belirtileri Nelerdir?

Sedef hastalığı belirtileri türüne göre değişiklik gösterebilir. Ancak sedef hastalığı ya da psoriasis belirtileri arasında şu işaretler görülebilir:

  • Cilt üzerinde kırmızı ve pullu alanlar, kırmızı deri lekeleri
  • Kaşıntı ve yanma hissi
  • Kalın, tırtıklı, çukurlu tırnaklar ve tırnak değişiklikleri
  • Saçlı deride pullu plaklar
  • Cilt ve eklemde ağrı ile şişlik
  • Kuru, çatlamış veya kanayan cilt
  • Uyku kalitesinin düşük olması

Cilt Üzerinde Kırmızı ve Pullu Alanlar

Sedef hastalığı genellikle kuru ve pullarla kaplı kırmızı cilt lekelerine neden olur. Plaklar kaşıntılı veya ağrılı veya her ikisi de olabilir. Şiddetli vakalarda eklemlerinizin etrafındaki deri çatlayabilir ve kanayabilir. En yaygın türü olan plak sedef hastalığında görülür, lekeler genellikle vücutta simetrik bir desende gelişir. Kafa derisi, gövde ve uzuvlarda, özellikle dirseklerde ve dizlerde görülme sıklığı olabilir.

Kaşıntı ve Yanma Hissi

Ciltte oluşan plaklar yanma hissine sebep olabilir. Sedef hastalığı kaşıntı yapar mı sorusu bu hastalığın başlangıcında sıklıkla sorulur. Plakların kaşınması yaygındır, ancak kaşımak lekelerin kalınlaşmasına yol açabilir. Bazı durumlarda kaşınmaya kanama da eşlik edebilir. Şiddetli kaşıntı durumu eritrodermik sedef hastalığı sırasında görülebilir ve ciddi bir duruma yol açabilir.

Tırnak Değişiklikleri

Sedef hastalığının belirtileri arasında en sık görülenlerden birisi tırnak değişiklikleridir. Birçok kişi sedef hastalığını cilt hastalığı gibi düşünebilir ancak tırnakta da belirtiler görülebilir. Tırnak yüzeyinde çukurlar meydana gelebilir, tırnak yatağından ayrılma ve tırnakta kalınlaşma oluşabilir. Sedef hastalığı olan kişilerin çoğunda tırnaklar etkilenebilir.

Tırnak Yüzeyinde Çukurcuklar

Sedef hastalığı tırnaklarınızda küçük çukurlar veya çukurlar oluşmasına, renginin değişmesine veya anormal şekilde uzamasına neden olabilir.

Tırnak Yatağından Ayrılma

Tırnak, alttaki tırnak yatağından ayrılır ve tırnağın altında bir boşluk oluşur. Başladığında tırnağın ucunda beyaz veya sarımsı bir leke olur ve bu daha sonra kütiküle kadar uzanır. Tırnak ile tırnak yatağı arasındaki boşluk, pseudomonas gibi belirli bakteriler tarafından kolonize edilebilir ve bu da koyu yeşil bir pigment üretebilir. Tırnak enfekte olabilir ve rengi bozulabilir.

Tırnakta Kalınlaşma

Tırnakların kalınlaşmasına neden olabilen onikomikoz isimli bir mantar enfeksiyonuyla görülebilir. Tırnak sedef hastalığı olan kişilerin yaklaşık %35'inin tırnakları daha da kötüleştirebilecek bir mantar enfeksiyonu da olabileceği tahmin edilmektedir.

Eklemlerde Ağrı ve Şişik

Bir cilt rahatsızlığı eklemlerinizi nasıl ağrıtır? İlk başta mantıksız gibi gelse de sedef hastalığı ve eklem ağrısı arasında bağlantı vardır. Sedef hastalığı bağışıklık sisteminizin kendi dokularına saldırmasıyla oluşur. Bazı insanlarda bu mücadele eklemlerde de gerçekleşir. Buna psoriatik artrit denir. Oluşan iltihap nedeniyle eklemlerde ağrı ve şişlik meydana gelebilir. Parmak uçlarınız ve omurganız dahil olmak üzere vücudunuzun herhangi bir bölümü etkilenebilir. Hafiften şiddetliye kadar değişebilir, aniden alevlenmeler görülebilir.

Sedef Hastalığı Neden Olur?

Sedef hastalığının oluşmasında en etkili faktör genetik yatkınlıktır. Bağışıklık sistemi bozuklukları, çevresel ve yaşam tarzı faktörleri sedef hastalığı neden olur sorusunun cevabı olarak kabul edilebilir.

Genetik Yatkınlık

Sedef hastalığında en büyük etkenlerden birisi genetik faktörlerdir. Ailesinde sedef hastalığı öyküsü olan bir kişinin bu hastalığa yakalanma riski daha yüksektir. Bilim insanları, bağışıklık sisteminin ve genlerin sedef hastalığında rol oynadığını düşünmektedir.

Yapılan araştırmalar, sedef hastalığının gelişiminde pek çok farklı genin etkili olduğunu ve farklı gen kombinasyonlarının insanları bu hastalığa karşı daha savunmasız hale getirebileceğini gösteriyor.

Ancak bu genlere sahip olmak mutlaka sedef hastalığına yakalanacağınız anlamına gelmiyor.

Bağışıklık Sistemi Bozuklukları

Bağışıklık sisteminin bir parçası olan beyaz kan hücreleri bakteri ve virüsler gibi bize zarar verebilecek şeylere saldırarak hastalanmamızı önlemeye yardımcı olur. Sedef hastalığında ise bu hücreler cilt hücrelerine saldırır ve vücut daha sık yeni cilt hücresi üretmeye başlar. Fazlalaşan cilt hücrelerinin sonucu olarak sedef hastalığının semptomları ortaya çıkar.

Bağışıklık sistemindeki bu soruna tam olarak neyin sebep olduğu bilinmemekle birlikte, bazı genlerin ve çevresel tetikleyicilerin rol oynayabileceği düşünülüyor.

Çevresel ve Yaşam Tarzı Faktörleri

Stres, enfeksiyon gibi faktörler sedef hastalığı nedenleri arasında yer alabilir. Günlük hayatta karşılaştığımız birçok şey sedef hastalığını tetikleyebilir. Bunlar arasında şu faktörler bulunabilir:

Stres

Cilt yaralanmaları

Enfeksiyonlar (Boğaz enfeksiyonu)

Soğuk ve kuru hava

Tütün

Alkol

HIV gibi bağışıklık bozukları

Sedef Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?

Sedef hastalığı (psoriasis) bir dermatolog, yani cilt hastalıkları uzmanı tarafından değerlendirilir.

Fiziksel Muayene

Sedef hastalığını teşhis etmek için bir dermatolog cildinizi, tırnaklarınızı ve derinizi bu rahatsızlığın belirtileri açısından inceleyecektir. Saçta sedef hastalığı ile ilgili belirtiler dikkatlice görüntülenir ve takip edilir. Ayrıca kaşıntılı cilt, tırnakların durumu, eklem sorunları, stres gibi faktörlerin olup olmadığını sorabilir.

Deri Biyopsisi

Fizik muayene ile kesin bir tanı konulamazsa, dermatolog küçük bir deri örneği alarak (biyopsi) laboratuvara gönderebilir. Alınacak küçük cilt örneği ile sedef hastalığı olup olmadığı belirlenebilir. Yapılacak biyopsi ile sedef hastalığının türü ortaya çıkabilir.

Farklı Hastalıklardan Ayırma

Benzerliği nedeniyle sedef hastalığı ile karıştırılabilen parapsoriasis ise farklı şekilde gelişen bir grup nadir cilt sorununa verilen tıp terimidir. Bireyde parapsoriasis olduğuna emin olmak için deri örneği alınarak biyopsi yapılması gerekebilir. Parapsoriasis kanser vakalarına varacak kadar çok ciddi sorunlara yol açabilir, bu nedenle mutlaka tedavisinin gerçekleştirilmesi gereklidir.

Sedef Hastalığı Nasıl Geçer?

Sedef hastalığını geçirmek için belirlenmiş kesin bir tedavi yoktur. Hastalar, sedef hastalığı geçer mi sorusuna sık sık cevap arayabiliyor. Bu hastalıkta, günlük aktivitelerinize devam edebilmeniz ve daha rahat bir uyku çekmeniz için semptomları kontrol altında tutan tedaviler mevcuttur. Sedef hastalığının türüne göre farklı tedavi yöntemleri vardır. Gerçekleştirilen son araştırmalar sonucunda, sedef hastalığının iltihaplanması iyi bir şekilde kontrol edildiğinde, bu iltihaplanma ile ilişkili kalp hastalığı, inme, metabolik sendrom ve diğer hastalıkların riskinin azaldığı görülmektedir. Sedef hastalığının semptomlarını geçirmek için topikal ve sistematik tedaviler uygulanabilir.

Sedef Hastalığına Ne İyi Gelir?

Sedef hastalığı, semptomları hafifletmek ve cilt sağlığını iyileştirmek için çeşitli ilaçlarla yönetilebilen bir cilt rahatsızlığıdır. Sedef hastalığı nasıl geçer sorusunun kesin bir cevabı yoktur.

Cildi iyi nemlendirmek kuruluğu ve pullanmayı önleyebilir. Özellikle banyodan sonra cilt hala nemliyken doktorunuzun önerdiği kremler ve merhemler kullanılabilir.

Banyo yağları, Epsom tuzları veya diğer adıyla “İngiliz Tuzu”, Lut Gölü tuzları eklenmiş ılık suda banyo yapmak cildi yatıştırmaya ve pulları gidermeye yardımcı olabilir. Sıcak su ve sert sabun kullanmaktan kaçınılmalıdır.

Salisilik asit, kömür katranı ve aloe vera gibi reçetesiz satılan topikal tedaviler pullanma ve iltihaplanmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Yeni bir tedaviye başlamadan önce mutlaka bir sağlık uzmanına danışın.

Sedef Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Sedef hastalığı tedavisi farklı metotları içerebilir. Topikal tedavilerin yanı sıra, ışık tedavisi (fototerapi), sistematik tedaviler, biyolojik tedaviler ve yaşam tarzı değişiklikleri sedef tedavisi sırasında tercih edilebilir.

Topikal Tedaviler

Sedef hastalığında uygulanan topikal tedaviler arasında; yağlar, merhemler, kremler, losyonlar, jeller ve şampuanlar bulunur.

Kortikosteroidler

Kortikosteroidler (kortizon, prednizon, deksametazon v.b.) vücutta böbrek üstü bezlerinden salgılanan bir hormon olan kortizole benzer steroid yapıda ilaçlardır. Çok sayıda tipi geliştirilmiştir, ilk geliştirilen ve halk arasında ismi en bilinen kortizondur. Bu ilaçlar hafif ila orta şiddette sedef hastalığının tedavisinde en sık kullanılan ilaçlardandır. Yağlar, merhemler, kremler, losyonlar, jeller, köpükler, spreyler ve şampuanları mevcuttur. Doktorunuzun önerdiği topikal kortikosteroidler sedef hastalığı alevlenmesi sırasında da kullanılabilir.

D Vitamini Analogları

Sentetik D vitamini analogları cilt hücresi büyümesini yavaşlatabilir ve sedef hastalığı tedavisinde kullanılabilir. Bu tür ilaçlar tek başına veya topikal kortikosteroidlerle birlikte kullanılabilir. Salisilik asit şampuanları ve saç derisi solüsyonları saç derisi sedef hastalığının pullanmasını azaltmada yardımcı olabilir.

Şampuan, krem, yağ gibi formlarda olan kömür katranı, pullanmayı, kaşıntıyı ve iltihabı azaltabilir. Antralin, cilt hücrelerinin büyümesini yavaşlatan bir katran kremidir. Ayrıca pulları temizleyebilir ve cildi daha pürüzsüz hale getirebilir.

Işık Tedavisi (Fototerapi)

Işık tedavisi, diğer adıyla fototerapi, tek başına veya ilaçlarla birlikte orta ila şiddetli sedef hastalığı tedavisi için tercih edilen yöntemlerden birisidir.

UVB Fototerapi

Işık tedavisinde UVB geniş ve dar bant yöntemleri kullanılabilir. Yapay bir ışık kaynağından verilen kontrollü UVB geniş bant ışığı, deri hastalıkları ve sedef hastalığı lekelerinin giderilmesinde ve yaygın sedef hastalıklarının tedavisinde yardımcı bir yöntemdir. Kısa vadeli yan etkiler arasında iltihaplı, kaşıntılı, kuru cilt yer alabilir.

UVB dar bant ışık terapisi, UVB geniş bant tedavisinden daha etkili olabilir. Cilt iyileşene kadar haftada iki veya üç kez uygulanabilir. Ardından bakım terapisi için daha az sıklıkta uygulanır. Ancak geniş bant ışık terapisine göre yan etkileri daha fazla olabilir.

PUVA Tedavisi

PUVA veya fotokemoterapi cildin UVA'ya (uzun dalga ultraviyole radyasyon) maruz bırakılmasından oluşan bir kombinasyon tedavisidir. 1970’li yıllardan beri uygulanmaktadır.

PUVA'nın kullanıldığı ve ilk olarak geliştirildiği cilt hastalıklarından biri sedef hastalığıdır. PUVA tedavisinde, psoralen içeren ilaç, ultraviyole ışığa maruz kalmadan 45-60 dakika önce alınır. Miktar hastanın ağırlığına göre belirlenir. Kullanılan ekipmana bağlı olarak, hastayı çevreleyen ve genellikle 48 inç uzunluğunda, floresan ampul görünümlü dikey uzanan ampullere sahip metal bir ışık kutusunda uygulanır. Hastanın radyasyona maruz kalmasını önlemek için mutlaka gözlük takması gerekmektedir. Genellikle, tüm vücut tedavisi için sadece iç çamaşırı giyilir. Bazen sadece kollar ve bacaklar radyasyona maruz kalabilir, yeni bir cilt bölgesine etki edilmemesi için her tedavide aynı kıyafetlerin giyilmesi önerilir.

PUVA tedavisi, geniş cilt bölgelerini tedavi etmek için kullanılabilir ve ilacın yalnızca UV ışığının varlığında aktif hale gelmesiyle sistemik uygulama gerektirir. Yan etkileri yalnızca ciltle sınırlı olmayan diğer tedavilerden daha az toksik olabileceği anlamına gelir.

Sistemik Tedaviler

Sistemik sedef ilaçları 10 yıldan uzun süredir piyasadadır. Ağızdan sıvı veya hap şeklinde alınmakta ya da enjeksiyon yoluyla verilmektedir.

Oral İlaçlar

Yeni oral sistemik tedaviler bağışıklık hücrelerinin içindeki molekülleri seçici olarak hedef alır. Hücre içindeki karmaşık iltihaplanma süreçlerini dengeler. Böylelikle sedef hastalığı olan kişilerde iltihaplanmaya neden olan aşırı aktif bağışıklık tepkisini düzeltir. Kızarıklıkta iyileşmelere, sedef hastalığı pullarında hassasiyette ve şişlikte azalmaya yol açabilir.

Enjeksiyon ve İnfüzyon Tedavileri

Sedef hastalığınız şiddetliyse ve diğer tedaviler işe yaramadıysa, bir uzman tarafından sistemik tedaviler reçete edilebilir. Sistematik sedef hastalığı tedavileri tüm vücudu etkileyebilir. Bu ilaçlar sedef hastalığının tedavisinde çok etkili olabilir ancak ciddi yan etkileri olabileceği unutulmamalıdır.

Genellikle enjeksiyon yoluyla uygulanan bu ilaçlar, hastalık döngüsünü bozmayı amaçlar. Hastalığın semptomlarını ve belirtilerini haftalar içinde iyileştirmeye yardımcı olabilir. Bu tip tedaviler dikkatli kullanılmalıdır çünkü ciddi şekilde bağışıklık sistemini baskılama riski taşırlar.

İnfüzyon terapisi, yavaş damlalı bir IV infüzyonu yoluyla vücudunuza biyolojik ilaçlar vererek çalışır. Sedef hastalığı ilaçları, hastanın kollarına, karnına veya bacaklarına infüzyon yöntemiyle uygulanır.

Biyolojik Tedaviler

Diğer sedef hastalığı tedavileri istediğiniz gibi işe yaramazsa, doktorunuz sadece semptomları hafifletmek yerine nedenlerle savaşan bir ilaç önerebilir. Bu ilaçlara biyolojikler adı verilir. Bağışıklık sisteminizin belli bir bölümünü hedefler. Ancak zayıf bir bağışıklık sistemi hastayı enfeksiyona ve hastalıklara karşı açık hale getirebilir.

TNF Alfa İnhibitörleri

Şiddetli sedef hastalıklarında TNF-alfa’yı bloke eden biyolojik ilaçlar kullanılabilir. TNF-alfa, vücudu iltihaplanmaya teşvik eden bir sitokindir. Sedef hastalığı ve psoriatik artritte, ciltte veya eklemlerde aşırı TNF-alfa üretimi vardır. TNF-alfa üretimini bloke etmek, hastalığın iltihaplı döngüsünü durdurmaya yardımcı olur.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri ve Evde Tedavi Yöntemleri

Sedef hastalığınız varsa doktorunuz bazı yaşam tarzı önerilerinde bulunabilir. Sigara ve alkolü bırakmak, kilo vermek ve sağlıklı bir diyet sedef hastalığında tavsiye edilir.

Sedef hastalığının evde tedavi yöntemleri arasında şunlar bulunur:

Tuz banyosu: Pullarınızın bir kısmını kaldırabilir ve daha az kaşınmanıza yardımcı olabilir. Ilık suya İngiliz Tuzu ekleyin ve 15 dakika bekletin. Cildiniz çok kurumasın diye banyodan sonra nemlendirici uygulayın.

Suda çözünen yulaf: Bazı kişiler yulaf ezmesi banyosunda beklediklerinde veya ciltlerine bir macun sürdüklerinde ciltlerinin daha az kırmızı ve kaşıntılı olduğunu söylüyor. Bunu gösteren net bir kanıt olmadığını belirtelim.

Aloe vera: %0, 5 aloe vera içeren bir krem, pullarınızı azaltabilir ve kızarıklığı kısa bir süreliğine hafifletebilir. Kaşıntılar şiddetlendiğinde günde birkaç kez kullanılabilir.

Elma sirkesi: Kafa derisinde meydana gelen sedef hastalığından kaynaklanan kaşıntıyı hafifletmek için kullanılabilir. Haftada birkaç kez yapılabilir. Suyun miktarı sirkeden fazla olmalıdır. Aksi takdirde sirke cildinizi yakabilir. Açık yaralara uygulanmamalıdır.

Sedef Hastalığı ile Nasıl Yaşanır?

Sedef hastaları oluşan rahatsızlık ve görüntü nedeniyle zamanla sosyal hayattan soyutlanma eğilimine girebilir. Hastalığın bulaşıcı olduğuna yönelik inanış sedef hastalarını yalnızlaştırabilir. Sedef hastalığı bulaşıcı mı sorusu hastalara sık sık sorulmakta ve endişe edilmektedir.

Diyet ve Beslenme Önerileri

Beslenmeniz ve sedef hastalığı arasında önemli bir bağlantı vardır. Birçok yiyeceğin vücutta iltihaplanmaya neden olduğu bilinmektedir. Bazı kişilerde, bu yaygın tahriş sedef hastalığının semptomlarını daha da kötüleştirebilir.

Kaçınılması Gereken Gıdalar

Aşırı alkol tüketimi karaciğerinizin fazla mesai yapmasına neden olur. Vücut, alkolü metabolize etmek için kimyasallar üretmek zorundadır, bu da uzun vadede iltihaplanmaya neden olur ve sedef hastalığını tetikler.

Birçok süt ürününün yağ oranı yüksek olma eğilimindedir ve bu da iltihaplanmaya yol açabilir. İnek sütü içeren ürünler bazı insanların sindiriminde zorluk oluşturabilir. Bu rahatsızlıklardan kaynaklanan kronik gastrointestinal tahriş iltihabı daha da kötüleştirebilir.

Beyaz ekmek, beyaz pirinç, makarna, hamur işleri ve bazı kahvaltılık gevrekler rafine karbonhidrat içerir. Bu gıdalar kanınızdaki iltihaplanmaya yol açan maddeleri artırabilir.

Kırmızı et, peynir, kızarmış yiyecekler, margarin, fast food ve birçok işlenmiş atıştırmalıktaki yağlar vücuttaki iltihaplanmayı yükseltebilir.

Önerilen Besinler

Sedef hastalığınız varsa en iyi besinler şunlardır:

Balık, yağsız protein gibi bitki bazlı proteinler

Meyve ve sebzeler

Baklagiller (fasulye ve mercimek)

Kuruyemişler ve tohumlar

Zeytinyağı

Az miktarda yağsız süt ürünleri

Tam tahıllar

Stres Yönetimi Teknikleri

Stres ve sedef hastalığı sıklıkla birbirini tetikler. Sedef hastalığını azaltmak için stresi azaltmanın yollarını öğrenmek gerekir. Derin nefes alıp verme, meditasyon, yoga gibi stresi azaltan egzersizler yapabilirsiniz. Uzun yürüyüşler ve uzun banyolar rahatlamanıza yardımcı olabilir.

Stres ve sedef hastalığıyla başa çıkmakta zorlanıyorsanız, çok endişeli veya depresif hissediyorsanız, bir ruh sağlığı terapistine görünmeyi düşünün.

Cilt Bakım Önerileri

Sedef hastalığında cilt bakımı ihmal edilmemelidir. Böylelikle hastalığın semptomları hafifletilebilir. Tahriş edilmiş cildinizi nemli tutarak kuruluğu, kaşıntıyı, kızarıklığı ve ağrıyı azaltabilirsiniz. Banyo veya duştan sonra kokusuz bir nemlendirici sürebilirsiniz.

Hafif bir sabunla günlük ılık banyo yapmak kaşıntılı bölgeleri yatıştırmaya ve kuru cildi yumuşatmaya yardımcı olabilir. Güneş ışığındaki ultraviyole (UV) ışık cilt hücrelerinin büyümesini yavaşlatabilir, bu nedenle kısa süreli güneş ışığına maruz kalmak hastalığı yavaşlatabilir.

Hassas cildinizi tahriş etmemek için alkollü losyonlar, deodorant sabunlar, asitler (glikolik, salisilik ve laktik asit) ve hatta bazı çamaşır sabunlarından kaçının.

Egzersiz ve Sporun Önemi

Sedef hastaları için yoga matı ve direnç bantları setleri bile egzersize başlamak için başlangıç olabilir. Yüzme ve diğer su egzersizleri sedef hastalığı ve sedef artriti gibi ağrılı rahatsızlıkları olan kişiler için idealdir.

Psikolojik Destek ve Danışmanlık

Sedef hastalığının tedavisini sürdürürken beraberinde gelebilecek stres ve duyguları yönetmenin bir yolunu bulduğunuzdan emin olmanız önemlidir. Sedef hastalığının duygusal iniş çıkışlarını yönetmek zorlu olabilir. Örneğin planlarınız olduğunda veya stresli bir iş görüşmesine giderken semptomlarda alevlenme görülebilir. Bu hastalıkla başa çıkmakta zorluk yaşadığınızı düşünüyorsanız, ruh sağlığı uzmanlarından destek almak faydalı olur.

Aile ve Sosyal Destek

Sedef hastalığı tedavisi sürecinde ailenize ve sosyal çevrenize açık olmanız önem taşır. Ebeveynleriniz, eşiniz veya yakın akrabalarınızın büyük yardımı olabilir. Ailenizin, tedavilerin neleri içerdiğini ve neden önemli olduğunu anlamalarına yardımcı olun. Tedavi sürecinde ailenizin yanında olmasını isteyin. Arkadaşlarınıza sizden sedef hastalığı kapmayacaklarına dair güvence verin. Bu hastalığın kesin bir tedavisi olmadığını ve bununla yaşamak zorunda olduğunuzu çevrenizle paylaşın. Hastalığınızla ilgili iş hayatınızdaki yöneticinizle ve ilgili birimlerle konuşun, size yardımcı olmalarını isteyin.

Sedef Hastalığına Benzer Hastalıklar

Sedef hastalığı, belirtileri ve görünümleri dolayısıyla diğer cilt hastalıklarıyla kolaylıkla karıştırılabilir. Ciltte beyaz lekeler oluşturan vitiligo, hafif kızarıklık oluşturan parapsoriasis gibi hastalıklar düşünülebilir. Egzama ve mantar enfeksiyonları da benzer kaşıntı ve kızarıklık belirtileri gösterir, bu nedenle doğru teşhis için dermatolog kontrolü şarttır.

Vitiligo

Vitiligo , ciltteki pigment hücrelerinin kaybına bağlı olarak beyaz lekelerin oluşmasına neden olan bir hastalıktır. Genellikle simetrik olarak vücudun her iki tarafında da görülebilir. Ağrısızdır ve herhangi bir rahatsızlık vermez. Ancak görünüşü estetik açıdan rahatsız edici olabilir.

Parapsoriasis

Parapsoriasis, sedef hastalığına benzer ancak daha hafiftir. Genellikle kaşıntıya nede nolmayan küçük veya büyük kırmızı noktalar şeklinde ortaya çıkabilir. Bu hastalığın uzun süreli seyri nedeniyle düzenli dermatolog kontrolü gereklidir.

Egzama

Egzama genellikle çevresel ve genetik etkenlerle ortaya çıkar. Ciltte kızarıklık, kaşıntı ve kurulukla görülür. Atopik dermatit olarak da bilinen egzama, genellikle çocuklukta başlar ve yetişkinlikte devam edebilir. Strese bağlı olarak ortaya çıkabilir.

Mantar Enfeksiyonları

Mantar enfeksiyonları, ciltte kaşıntı, kızarıklık ve pul pul dökülmeye neden olan enfeksiyonlardır. Bu enfeksiyonlar, genellikle nemli ve sıcak bölgelerde, örneğin ayak parmakları arasında veya kasık bölgesinde gelişir. Tedavi edilmediğinde, mantar enfeksiyonları yayılabilir ve kronikleşebilir.

Sedef Hastalığında Sıkça Sorulan Sorular

Sedef hastalığı bulaşıcı mıdır?

Sedef hastalığı bulaşıcı değildir. Hastalığı, sedef hastası birine dokunarak kapmazsınız. Modern tıp öncesi sıklıkla cüzzamla karıştırılan sedef hastaları bulaşıcı kabul edilirdi. Aynı suda yüzmeyle, dokunmayla, seks veya öpüşmeyle bu hastalığı kapmanız söz konusu değildir.

Sedef hastalığı tamamen iyileşir mi?

Şu anda sedef hastalığının bilinen bir tedavisi yoktur, ancak çeşitli tedaviler semptomları yönetmeye ve etkilenen kişilerin yaşam kalitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir.

Sedef hastalığı olanlar nelere dikkat etmelidir?

Sedef hastalığı olanlar, ciltlerini nemli tutmak ve tahriş edici ürünlerden kaçınmak için düzenli olarak nemlendirici kullanmalıdır. Stres, hastalık alevlenmelerini tetikleyebileceği için, stres yönetimi teknikleri ve düzenli egzersiz önemlidir. Ayrıca, sağlıklı bir diyet ve yaşam tarzı benimsemek, hastalığın kontrolünde yardımcı olabilir.

Sedef hastalığı nasıl başlar?

Vücutta görülen renk olarak değişken görüntüler, küçük pullu lekeler, kuru ve çatlamış cilt, kaşıntı, yanma ve ağrı, sedef hastalığı başlangıcı sırasında görülebilir.

Sedef hastalığı kimlerde daha sık görülür?

Sedef hastalığı her yaşta ortaya çıkabilir. Ailede sedef hastalığı öyküsü olan kişilerde hastalığın gelişme riski daha yüksektir. Ayrıca, stres, enfeksiyonlar ve bazı ilaçlar tetikleyici olabilir.

Sedef daha çok kimlerde görülür?

Sedef hastalığı her yaşta ortaya çıkabilir ve iki yaş grubunda zirve yapma eğilimindedir. 20-30 yaş ve 50-60 yaş aralığında zirve yapabilir. Kadın ve erkekte görülme sıklığı arasında fark yoktur. Eğer ebeveynlerden biri sedef hastalığına sahipse, çocukta görülme riski %14 iken, her iki ebeveynde de mevcutsa bu oran %41'e yükselir. Çocuklarda sedef hastalığı daha nadir ortaya çıkar. Birinci derece akrabalarında sedef hastalığı öyküsü olanlar risk grubundadır.

Sedef, hastaların yaşamlarını nasıl etkiliyor?

Sedef hastalığı hayatın tüm yönlerini etkileyebilir; iş, aile, cinsel ilişkiler, duygusal refah bozulabilir. Çalışmalar, sedef hastalarında yaşam kalitesinin düşmesinin diyabet veya astım gibi diğer kronik hastalıkları olan hastalarınkine benzer veya hatta daha fazla olduğunu göstermiştir. Etki fiziksel, sosyal veya duygusal olabilir. Giyinme, yazma, yürüme, iş performansında zorluklar görülebilir.

Sedef ağrılı bir hastalık mıdır? Ölüme sebep olur mu?

Kaşıntı ve ağrı sedef hastalığının tipik semptomlarından birisidir. Sedef hastalığı eklem ağrısına da sebep olabilir. Sedef hastalığı, eritrodermik sedef hastalığı vakaları dışında genellikle hayatı tehdit edici olarak kabul edilmez. Bu nadir sedef hastalığı türü tüm vücudu etkileyebilir. Eritrodermik sedef hastalığı titremeye ve sıvı tutulmasına neden olabilir, zatürre ve kalp yetmezliği riskini artırabilir.

Sedefin iç organlar ile bir ilişkisi var mıdır?

Sedef hastalığının neden olduğu iltihaplanma vücuttaki diğer organ ve dokuları da etkileyebilir. Sedef hastalığı olan kişilerde başka sağlık sorunları da görülebilir. Sedef hastalığı olan her üç kişiden birinde psoriatik artrit de gelişebilir.

Sedef hastalığına iyi gelen öneriler nelerdir?

Sedef hastalığı olan tüm hastalara nemlendiriciler önerilebilir. Özellikle banyodan hemen sonra sürülebilir. Kömür katranı iltihap giderici etkisiyle kullanılabilir. Ayrıca İngiliz tuzu, Lut Gölü tuzu gibi tuzlarla banyo yapmak da faydalı olabilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 5 Aralık 2024 Perşembe Yayımlanma Tarihi: 5 Mart 2020 Perşembe

Tıbbi Birimler

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?