Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?

Elektrolit dengesizliği, vücudun hayati fonksiyonları için gerekli minerallerin kandaki düzeylerinin ideal aralıklar dışında olmasıdır. Söz konusu dengesizliğin çeşitli belirtileri olabilir. Bazı sağlık sorunlarının temelini de oluşturabilir. 

Elektrolit dengesindeki hafif sapmalar genellikle belirgin semptomlara yol açmasa da ciddi dengesizlikler organ fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek acil tıbbi müdahale gerektirebilir. Tedavisi genellikle eksik veya fazla olan elektrolitlerin dengelenmesine odaklanır.


İçindekiler

Elektrolit Nedir?

Elektrolitler, vücut sıvılarında çözündüklerinde elektriksel yük taşıyan iyonlardır. Bu iyonlar, kasların çalışmasını, sinirlerin düzgün mesaj iletmesini, kalbin ritmini ve vücuttaki su dengesini sağlar. En bilinen elektrolitler arasında sodyum (NA) , potasyum (K), kalsiyum (Ca), magnezyum (Mg)yer alır.

Elektrolit Dengesizliği Nedir?

Elektrolit düzeylerinin normalden sapması elektrolit dengesizliği olarak adlandırılır. Bu durum dehidrasyon, böbrek hastalıkları, diyabet, şiddetli ishal ya da bazı ilaçların yan etkisi gibi nedenlerle gelişebilir. Belirtiler arasında kas krampları, düzensiz kalp ritmi, yorgunluk, kafa karışıklığı ve nöbetler bulunabilir.

Elektrolit Dengesizliğinin Türleri ve Özellikleri

Elektrolit dengesizliği, vücutta farklı minerallerin seviyelerindeki sapmalarla kendini gösterir. Başlıca türleri arasında sodyum, potasyum ve kalsiyum dengesizlikleri bulunur. Her bir maddenin kendine özgü etkileri ve özellikleri vardır.

Elektrolit dengesizliğinin türleri şu şekildedir:

  • Hiponatremi
  • Hiperkalemi
  • Hipokalesmi ve Hiperkalesmi
  • Magnezyum eksikliği ve fazlalığı

Hiponatremi Nedir?

Hiponatremi, kandaki sodyum seviyesinin normalin altına düşmesi durumudur. Bu durum aşırı su alımı, yetersiz sodyum alımı, aşırı terleme veya bazı tıbbi durumlar sonucu ortaya çıkabilir. Hiponatremi, hücrelerin şişmesine neden olarak baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, kas güçsüzlüğü, bilinç bulanıklığının yanı sıra nöbetlere yol açabilir.

Hiperkalemi Nedir?

Hiperkalemi, kandaki potasyum seviyesinin normalin üzerine çıkmasıdır. Böbrek fonksiyonları bozukluğu, bazı ilaçların kullanımı veya aşırı potasyum alımı bu duruma neden olabilir. Özellikle kalp üzerinde ciddi etkilere sahip olan hiperkalemi, kalp ritim bozuklukları, kalbin durması gibi etkilere sahiptir.

Hipokalsemi ve Hiperkalsemi Nedir?

Hipokalsemi, kandaki kalsiyum (Ca) seviyesinin düşüklüğünü ifade ederken, hiperkalsemi ise yüksekliğini ifade eder. Hipokalsemi, paratiroid hormon bozuklukları, D vitamini eksikliği veya böbrek yetmezliği gibi durumlarda görülebilirken kas krampları, uyuşma, karıncalanmanın yanı sıra nöbetlere neden olabilir.

Hiperkalsemi ise aşırı paratiroid hormonu üretimi, bazı kanser türleri veya aşırı kalsiyum takviyesi alımı sonucu ortaya çıkabilirken kemik ağrıları, böbrek taşları, halsizlik, yorgunluk gibi belirtilere yol açabilir.

Magnezyum Eksikliği ve Fazlalığı

Magnezyum sinir ve kas fonksiyonları, kan şekeri kontrolü, kan basıncı düzenlenmesi için önemli bir mineraldir. Magnezyum (Mg) eksikliği, yetersiz beslenme, alkolizm, bazı ilaçlar veya sindirim sistemi sorunları nedeniyle ortaya çıkabilirken kas krampları, titreme, kalp ritim bozuklukları, sinirlilik gibi belirtilere neden olabilir.

Magnezyum fazlalığı ise genellikle böbrek yetmezliği olan kişilerde aşırı magnezyum içeren ilaç veya takviye kullanımı sonucu görülmesinin yanında kas güçsüzlüğü, nefes darlığının yanında kalp problemlerine yol açabilir.

Elektrolit Dengesizliğinin Nedenleri Nelerdir?

Sıvı kaybı, böbrek sorunları, bazı ilaçların yan etkileri bu duruma yol açabilir. Ayrıca beslenme alışkanlıkları, hormonal dengesizlikler de bu durumu etkileyebilir.

Elektrolit Dengesizliğinin Nedenleri
Dehidrasyon ve Sıvı Kaybı Dehidrasyon, vücudun kaybettiği sıvıyı yeterince yerine koyamaması sonucu ortaya çıkarak elektrolit dengesini ciddi şekilde bozabilir. Aşırı terleme, yetersiz sıvı alımı, kusma, ishal gibi durumlar dehidrasyona, dolayısıyla elektrolit kaybına yol açabilir.
Böbrek Hastalıkları ve BozukluklarıBöbrekler, elektrolitlerin vücutta dengelenmesi ile atılmasında kritik bir role sahiptir. Böbrek fonksiyonları bozukluğu, elektrolitlerin normal şekilde düzenlenememesi ile dengesizliğine yol açabilir. Kronik böbrek hastalığı, akut böbrek hasarı, diğer böbrek bozuklukları, sodyum, potasyum, kalsiyum, fosfor gibi elektrolitlerin seviyelerinde önemli değişikliklere neden olabilir.
Kusma, İshal ve Sindirim Sistemi ProblemleriŞiddetli kusmayla ishal, vücuttan önemli miktarda sıvı ve elektrolit kaybına neden olabilir. Özellikle uzun süren veya şiddetli kusma ve ishal durumlarında, sodyum, potasyum, klorür gibi elektrolitlerin kaybı ciddi elektrolit dengesizliğine yol açabilir. Sindirim sistemi problemleri, besinlerin ve elektrolitlerin yeterince emilimini engelleyerek de elektroliklerdeki dengesizliğe katkıda bulunabilir.
Diyabet ve Hormonal Sorunlar Diyabet komplikasyonları ve hormonal dengesizlikler de elektrolit dengesini etkileyebilir. Kontrolsüz diyabet, ozmotik diüreze yol açarak sıvı ve elektrolit kaybına neden olabilir. Adrenal bez bozuklukları gibi hormonal sorunlar ise sodyum ile potasyum dengesini düzenleyen hormonların üretimini etkileyerek elektrolit dengesizliklerine yol açabilir.
İlaçların Yan Etkileri ve Yanlış KullanımıBazı ilaçların yan etkileri veya yanlış ilaç kullanımı, seviyelerdeki dengesizliğe neden olabilir. İdrar söktürücüler, laksatifler, bazı antibiyotikler, kemoterapi ilaçları gibi çeşitli ilaçlar elektrolit seviyelerini etkileyebilir. Bu nedenle ilaç kullanımı sırasında doktor tavsiyelerine uymak, olası yan etkiler konusunda bilinçli olmak önemlidir.

Elektrolit Dengesizliğinin Belirtileri Nelerdir?

Vücutta çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir. Bu belirtiler arasında kaslarda problemler, enerji düşüklüğü, kalp ritminde değişiklikler yer alabilir. Ayrıca sindirim sistemi sorunları ile nörolojik etkiler de görülebilir.

Kas Krampları ve Kas Güçsüzlüğü

Kas krampları , kas güçsüzlüğü hastalığın yaygın belirtilerindendir. Özellikle düşük potasyum, kalsiyum, magnezyum seviyeleri kas fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek istemsiz kasılmalara, genel bir güçsüzlük hissine yol açabilir. Bu belirtiler günlük aktiviteleri zorlaştırarak yaşam kalitesini de düşürebilir.

Halsizlik, Yorgunluk ve Baş Dönmesi

Halsizlik ve yorgunluk, bu hastalığın genel bir sonucudur. Elektrolitler enerji üretimi, sinir iletimi gibi temel vücut fonksiyonları için gereklidir. Dengesizlik durumunda bu fonksiyonlar aksayabilir, sürekli bir yorgunluk hissi ile baş dönmesine neden olabilir. Bu belirtiler özellikle yaşlı bireylerde düşme riskini artırabilir.

Kalp Ritim Bozuklukları ve Çarpıntı

Özellikle potasyum (K) ve kalsiyum gibi elektrolitler kalbin elektriksel aktivitesi ve düzenli kasılması için büyük öneme sahiptir. Elektrolit dengesizlikleri kalp ritim bozukluklarına, kalp çarpıntısına yol açabilir. Bu durum ciddi vakalarda hayati tehlike oluşturarak acil tıbbi müdahale gerektirebilir.

Mide Bulantısı ve Sindirim Sistemi Şikayetleri

Bu hastalık sindirim sistemini de etkileyerek mide bulantısı, kusma, iştahsızlık, karın ağrısı gibi şikayetlere neden olabilir. Bu belirtiler özellikle sıvı ile elektrolit kaybına yol açan bu belirtiler durumu daha da kötüleştirebilir.

Bilinç Bulanıklığı ve Nörolojik Belirtiler

Ciddi elektrolit dengesizlikleri, özellikle sodyum seviyesindeki ani değişiklikler, beyin fonksiyonlarını etkileyerek bilinç bulanıklığı, konfüzyon, oryantasyon bozukluğu, hatta nöbetlere yol açabilir. Bu nörolojik belirtiler acil tıbbi değerlendirme ile tedavi gerektiren ciddi durumların işaretidir.

Elektrolit Dengesizliği Nasıl Teşhis Edilir?

Hastalığı teşhis etmek için çeşitli tıbbi yöntemler kullanılır. Kan testleri, elektrolit seviyelerini doğrudan ölçerek önemli bilgiler sunar. İdrar testleri, EKG gibi ek değerlendirmeler de tanı sürecine katkıda bulunabilir.

Kan Testleri ve Elektrolit Paneli

Hastalığın teşhisinde en sık kullanılan yöntem kan testleridir. Elektrolit testi olarak da bilinen bu testlerde, kandaki sodyum, potasyum, klorür, bikarbonat, kalsiyum, magnezyum gibi elektrolit seviyeleri ölçülür. Elektrolit paneli adı verilen bu testler hızlı, doğru sonuçlarla tanı konularak uygun tedavi planının belirlemesine yardımcı olur.

İdrar Testleri ve Böbrek Fonksiyonları

İdrar testleri, hastalığın nedenini belirlemede, böbrek fonksiyonlarını değerlendirmede önemli bir rol oynar. İdrardaki elektrolit seviyelerinin ölçülmesi, böbreklerin elektrolitleri ne kadar etkili bir şekilde süzdüğünü, dengelediğini gösterir. Ayrıca kreatinin ile üre gibi böbrek fonksiyon belirteçlerinin ölçülmesi, böbreklerin genel durumu hakkında bilgi sağlar.

Elektrokardiyografi (EKG) ile Kalp Kontrolü

Kalp üzerindeki etkilerini değerlendirmek için elektrokardiyografi (EKG) kullanılır. EKG, kalbin elektriksel aktivitesini kaydederek kalp ritim bozuklukları ile diğer kardiyak anormallikleri tespit etmeye yardımcı olur. Özellikle potasyum ile kalsiyum dengesizliklerinde EKG bulguları tanı, tedavi sürecinde önemli bilgiler sunar.

Elektrolit Dengesizliğinin Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Hastalığın tedavisi, öncelikle vücuttaki elektrolit seviyeleri üzerinde dengeyi kurmaya yöneliktir. Bu süreçte kaybedilen sıvı ve elektrolitlerin yerine konulması esastır. Tedavi yöntemleri, dengesizliğin türüne, şiddetine göre farklılık gösterebilir.

İntravenöz (Damar Yolu) Sıvı ve Elektrolit Replasmanı

İleri elektrolit dengesizliklerinde, dehidrasyon durumlarında intravenöz sıvı tedavisi ve elektrolit replasmanı sıklıkla kullanılır. Bu yöntemde doğrudan damar yoluyla uygun elektrolit içeren sıvılar verilerek vücuttaki eksiklikler hızlı bir şekilde giderilir, elektrolitlerin seviyeleri dengelenir.

İlaçlar bazı durumda damardan verilmelidir. İntravenöz sıvı tedavisi, özellikle kusma, ishal veya bilinç bozukluğu olan hastalarda hayati öneme sahiptir.

Beslenme Düzeni ve Diyet Değişiklikleri

Hafif elektrolit dengesizliklerinde veya uzun vadeli yönetimde beslenme düzeni ile diyet değişiklikleri önemli bir rol oynar. Doktor veya diyetisyen kontrolünde, elektrolit içeriği yüksek veya düşük gıdaların tüketimi ayarlanarak seviyeleri dengelenmeye çalışılır.

Örneğin düşük sodyum durumunda tuz alımının artırılması veya yüksek potasyum durumunda potasyumdan zengin gıdaların sınırlandırılması gibi düzenlemeler yapılabilir. Beslenme bozuklukları olan bireylerde ise uygun beslenme desteği sağlanması tedavi için önemli yere sahiptir.

İlaç Tedavisi ve Doz Ayarlamaları

Dengesizliğe neden olan, altta yatan duruma yönelik ilaç tedavisi uygulanabilir. Ayrıca elektrolit dengesizliğine neden olan ilaçların dozajı ayarlanabilir veya farklı bir ilaçla değiştirilebilir. İlaç kullanımı sırasında düzenli doktor kontrolü, seviyelerin takibi önemlidir.

Altta Yatan Hastalıkların Tedavisi

Elektrolitlerdeki dengesizlik genellikle altta yatan başka bir sağlık sorununun sonucu olabilir. Bu nedenle elektrolit dengesizliğinin kalıcı olarak çözümü için altta yatan hastalığın teşhis ile tedavisi büyük önem taşır. Diyabet, böbrek hastalığı, kalp yetmezliği veya hormonal bozukluklar gibi kronik hastalıkların uygun şekilde yönetilmesi, elektrolit dengesinin korunmasına yardımcı olur.

Elektrolit Dengesizliğini Önlemek İçin Neler Yapılabilir?

Elektrolit dengesizliğini önlemek için yeterli sıvı alımına dikkat etmek önemlidir. Dengeli beslenmenin yanı sıra ilaç kullanımına özen göstermek de yardımcı olur. Kronik hastalıklarda düzenli takip de koruyucu bir önlemdir.

Düzenli Sıvı Tüketimi ve Hidratasyonun Önemi

Sorunu önlemenin en temel yollarından biri düzenli sıvı tüketimi ile vücudun yeterli hidrasyonunun sağlanmasıdır. Özellikle sıcak havalarda, yoğun fiziksel aktivite sırasında veya hastalık durumlarında sıvı ihtiyacı artar. Su, elektrolit içeren spor içecekleri veya oral rehidrasyon solüsyonları gibi uygun sıvılarla vücudun sıvı dengesi korunmalıdır.

Dengeli ve Sağlıklı Beslenme Önerileri

Dengeli ve sağlıklı beslenme, vücudun ihtiyaç duyduğu elektrolitlerin yeterli miktarda alınmasını sağlar. Çeşitli meyve, sebze, tam tahıllı ürünler, protein kaynaklarından oluşan bir diyet elektrolit dengesinin korunmasına yardımcı olur. Özellikle potasyum, kalsiyum, magnezyum açısından zengin besinlerin yeterli tüketimine dikkat edilmelidir.

İlaç Kullanımında Dikkat Edilmesi Gerekenler

İlaç kullanımı sırasında doktorun talimatlarına kesinlikle uyulmalı, ilaçların olası yan etkileri konusunda bilgi sahibi olunmalıdır. Özellikle elektrolit dengesini etkileyebilecek ilaçlar kullanılıyorsa düzenli doktor kontrolü, gerekirse elektrolit takibi yapılmalıdır. İlaçların bilinçsiz, yanlış kullanımı elektrolit dengesizliklerine yol açabilir.

Kronik Hastalıklarda Düzenli Takip

Kronik hastalıkları olan bireylerin elektrolit dengesizliği riskini azaltmak için düzenli olarak doktor kontrolünde olmaları, tedavi planlarına uymaları önemlidir. Özellikle böbrek hastalığı, diyabet, kalp yetmezliği gibi durumlar elektrolit dengesini etkileyebileceğinden bu hastaların elektrolit seviyeleri düzenli olarak izlenmelidir.

Elektrolit Dengesizliği Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Tedavi edilmediğinde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kalp problemleri, böbrek fonksiyonlarında bozulmalar görülebilir. Ayrıca nörolojik sorunlar ve hayati riskler oluşturabildiğinden tedavisi için uzmana danışmak gereklidir.

Kalp ve Damar Sorunlarının İlerlemesi

Tedavi edilmediğinde özellikle potasyum, kalsiyum seviyelerindeki ciddi sapmalar, kalp ritim bozukluklarına, kalp yetmezliğine hatta ani kardiyak ölüme yol açabilir. Elektrolitlerin kalp kasının kasılması ve elektriksel iletiminde önemli rolü olduğu düşünüldüğünde, dengesizliklerin kalp ve damar sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri kaçınılmazdır.

Böbrek Fonksiyonlarının Bozulması

Özellikle uzun süreli, şiddetli durumlarda böbrek fonksiyonlarının daha da bozulmasına neden olabilir. Böbrekler, elektrolit dengesinin sağlanmasında merkezi bir rol oynadığından, dengesizlikler böbrekler üzerinde ek yük oluşturabilir, mevcut böbrek hasarını ilerletebilir. Bu durum kronik böbrek hastalığının seyrini olumsuz etkileyebilir.

Nörolojik Komplikasyonlar ve Hayati Riskler

İleri seviye dengesizlikler, özellikle sodyum seviyesindeki ani ve büyük değişiklikler, beyin ödemine, nöbetlere, komaya, hatta ölüme yol açabilen ciddi nörolojik komplikasyonlara neden olabilir. Bilinç bulanıklığı, konfüzyon, nöbet gibi belirtiler acil tıbbi müdahale gerektiren hayati risk taşıyan durumların işaretidir.

Elektrolit Dengesizliği Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Elektrolit dengesizliği nedir?

Vücuttaki sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum gibi önemli minerallerin normal aralıkların dışında olmasıdır. Bu durum vücudun hayati fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir.

Elektrolit bozukluğunun belirtileri nelerdir?

Belirtileri arasında kas krampları, halsizlik, yorgunluk yer alır. Ayrıca kalp ritim bozuklukları, mide bulantısı gibi sindirim sistemi şikayetleri de görülebilir.

Elektrolit dengesizliği neden olur?

Dehidrasyon, böbrek fonksiyonları bozuklukları veya kusma, ishal gibi sıvı kaybına neden olan durumlar sonucu oluşabilir. İlaç kullanımının yanında hormonal dengesizlikler de nedenler arasındadır.

Elektrolit dengesizliği nasıl anlaşılır?

Genellikle elektrolit testi ile anlaşılır. Kan örneği alınarak sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum gibi elektrolit seviyeleri ölçülür.

Elektrolit testi nasıl yapılır?

Test için sağlık uzmanı tarafından genellikle koldan kan örneği alınır. Bu örnek laboratuvarda analiz edilerek kandaki elektrolit seviyeleri belirlenir.

Elektrolit dengesizliğinin tedavisi nasıl olur?

Tedavisi elektrolit replasmanı ile yapılır. İntravenöz sıvı tedavisi veya ağızdan alınan takviyelerle elektrolit seviyeleri normale döndürülmeye çalışılır.

Elektrolit dengesizliği kimlerde daha sık görülür?

Dehidrasyona yatkın yaşlılarda, böbrek hastalığı, diyabet komplikasyonları veya beslenme bozuklukları olan kişilerde daha sık görülür. Ayrıca yoğun ilaç kullanımı olanlar da risk altındadır.

Elektrolit bozukluğu tehlikeli midir?

Tedavi edilmediğinde kalp ritim bozuklukları, nörolojik sorunlar gibi tehlikeli durumlara yol açabilir. Bu durum hayati risk taşıyabilir.

Elektrolit dengesizliğini önlemek mümkün mü?

Dengesizliği önlemek için düzenli sıvı tüketimi ile dengeli beslenme önemlidir. İlaç kullanımı konusunda dikkatli olmak kronik hastalıklarda düzenli takip önleyici adımlardandır.

Elektrolit seviyeleri nasıl normale döner?

Seviyeler uygun tedavi ile genellikle normale döner. Elektrolit replasmanının yanı sıra altta yatan nedenin tedavisi ile vücuttaki denge yeniden sağlanır.


Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 12 Mayıs 2025 Pazartesi Yayımlanma Tarihi: 30 Nisan 2025 Çarşamba
Bu içeriği ortalama 10 dakikada okuyabilirsiniz.

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler