Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
İçindekiler

Güneş Yanığı Nedir?

Güneş yanığı cildin güneş ışığından veya güneş lambası gibi yapay kaynaklardan gelen ultraviyole, yani kısaca UV, ışığa çok fazla maruz kalmasından dolayı geçici olarak iltihaplanmasına verilen isimdir.

Ciltte ağrıya, normalden sıcak, ve kızarmış bir görünüme neden olur. Daha hafif vakalarda çeşitli ev ilaçları güneş yanığının rahatlamasını bir kaç saat içinde sağlayabilir, ancak ancak güneş yanığının bütünüyle solması günler sürebilir.

Tekrar tekrar güneş yanığına neden olacak seviyede yoğun UV ışığına maruz kalmak, bireyde koyu lekeler, ve kuru veya kırışık cilt gibi diğer cilt hasarların oluşması riskini artırır. Bu durum aynı zamanda örneğin melanom gibi cilt kanseri türlerinin oluşması riskini artırabilir.

Bireylerin ciltlerini güneşin zararlı ışınlarından koruyarak güneş yanıklarını ve ilgili rahatsızlıkları önlemeleri mümkündür. Bu koruma yöntemlerine serin veya bulutlu günlerde bile başvurmak cilt sağlığı için önemlidir.

Güneş Yanığı Neden Olur?

Ultraviyole ışığa çok fazla maruz kalmak güneş yanığına neden olur. Bu UV ışığı doğal olarak güneş ışığından veya güneş lambası ve bronzlaşma yatakları gibi yapay kaynaklardan ortaya çıkabilir.

Melanin, bireyin cildinin dış tabakasına normal rengini veren koyu renkli bir pigmenttir. Vücut UV ışığına maruz kaldığınızda daha hızlı melanin üreterek kendini korumaya başlar. Bu fazladan melanin ten renginin koyulaşmasına ve bronzlaşmaya yol açar. Bu bronzlaşma ise, vücudun güneş yanıklarını önlemek için UV ışınlarını engellemek için kullandığı asli yöntemdir.  yoludur. Ancak bu koruma belirli bir dereceye kadar etkili olabilir. Çok fazla UV ışığı cildin yanmasına neden olur.

Serin veya bulutlu günlerde de güneş yanığı olmak mümkündür. Kar, kum, su ve diğer açık veya parlak yüzeyler de cildin yanmasına neden olan UV ışınlarını yansıtabilir ve güneş yanığına neden olabilir.

Açık tenli, mavi gözlü ve kırmızı veya sarı saçlı olmak vücutta melanin seviyelerinin doğal olarak düşük olduğuna işaret eder ve güneş yanığından etkilenme riskini artırır. Güneşli, sıcak ortamlarda veya çok yüksek irtifada, atmosferin daha az koruma sağladığı, daha az gölgeli yerlerde yerlerde yaşamak veya tatil yapmak, ve açık havada çalışmak yine güneş yanığı riskini artırır. 

Nemli ve ıslak cilt, kuru cilde göre daha fazla yanma eğilimi gösterdiği için cilde su püskürtmek, cildi yıkamak veya yüzmek yanma riskini artırır.

Açık havada vakit geçirirken aynı zamanda alkol kullanmak, bireyi ışığa duyarlı hale getirecek ilaçları kullanmak yanık olasılığını artırır.

Cildi koruma kullanmadan düzenli olarak güneş lambası veya bronzlaşma yatağı gibi yapay UV kaynaklarına maruz bırakmak ciltte güneş yanığı ihtimaline yol açar.

Güneş Yanığı İle Ortaya Çıkabilecek Komplikasyonlar Nelerdir?

Sürekli güneş yanığı ile sonuçlanacak şekilde güneşe maruz kalmak bireyin diğer cilt hasarı durumlarını ve bazı hastalıkları geliştirmesi riskini artırır. Bu diğer durumlar arasında cildin erken yaşlanması yani foto yaşlanma, prekanseröz cilt lezyonları ve cilt kanseri bulunur.

Güneşe sürekli maruz kalma ve tekrarlanan güneş yanığı, ciltte süregelen doğal yaşlanma sürecini hızlandırır ve bireyin olduğundan daha yaşlı görünmesini sağlar. UV ışığından kaynaklanan bu tür cilt değişikliklerine foto yaşlanma adı verilir.

Foto yaşlanmanın sonuçları arasında bağ dokularının zayıflaması nedeniyle cildin direncinin ve elastikiyetinin azalması, derin kırışıklıklar, kuru ve pürüzlü bir cilt, yanaklarda, burunda ve kulaklarda ince kırmızı damarlar, çoğunlukla yüzde ve omuzlarda çiller, ile deri yüzeyinde, özellikle yüzde, ellerde, kollarda, göğüste ve sırtın üst kısmında başka hiçbir değişiklik yapmadan oluşan koyu veya renksiz lekeler olan maküllerin ortaya çıkması bulunmaktadır.

Prekanseröz deri lezyonları ise güneşten zarar gören bölgelerde pürüzlü ve pullu lekeler olarak gözlemlenmektedir. Genellikle açık tenli insanlarda görülen bu anormal hücre gelişimleri çoğunlukla baş, yüz, boyun ve ellerinin güneşe maruz kalan bölgelerinde ortaya çıkarlar. Bu lezyonlar zaman içerisinde cilt kanserine dönüşebilirler. Prekanseröz deri lezyonlarına aynı zamanda aktinik keratoz veya solar keratoz olarak ta isimlendirilmektedir.

Güneş yanığının ortaya çıkmadığı vakalarda bile aşırı güneş ışığına maruz kalmak, melanom gibi cilt kanseri türlerinin gelişmesi riskini artırır. Yoğun ultraviyole ışık deri hücrelerinin DNA yapısına zarar verebilir. Özellikle çocukluk ve ergenlik döneminde gerçekleşen güneş yanığı, bireyin hayatının ilerleyen dönemlerinde melanom gelişmetirme riskini artıracaktır.

Cilt kanseri, yüz, dudaklar, kulaklar, kafa derisi, boyun, ense, göğüs, kollar, eller, bacaklar ve sırt dahil olmak üzere vücudun en çok güneş ışığına maruz kalan bölgelerinde gelişme eğilimi gösterir. Bazı cilt kanseri türleri, küçük bir şişlik veya kolayca kanayan, kabuklanan, iyileşen ve tekrar açılan bir yara gibi ortaya çıkar.

Melanom mevcut bir benin şeklinin değişmesine veya yeni, şüpheli görünen bir benin ortaya çıkmasına neden olabilir. Uzun süreli güneşe maruz kalan bölgelerde ise lentigo maligna adı verilen bir melanom tipi gelişebilir. Bu tip melanom ise ten rengi, düz bir nokta olarak başlar ve yavaşça koyulaşarak genişleme eğilimi gösterir. Bu sebeplerden dolayı ciltlerinde ani bir büyüme, rahatsız edici bir değişiklik, iyileşmeyen bir yara, ya da benlerde bir değişiklik ya da yeni bir ben farkeden bireylerin doktora görünmeleri tavsiye edilir.

Güneş gözlerde de güneş yanığına neden olabilir. Çok fazla UV ışığı retinaya, merceğe veya korneaya zarar verebilir. Lens üzerinde gerçekleşen güneş hasarı lensin bulanıklaşmasına yani katarakta yol açabilir. Güneş yanığına maruz kalmış gözler ağrılı ya da çapaklı bir görünüme sahip olabilir. Bunların yanı sıra kornea üzerinde meydana gelen yanığa aynı zamanda kar körlüğü ya da fotokeratitis adı verilir. 

Güneş Yanığı Nasıl Önlenir?

Serin, bulutlu veya puslu günlerde bile meydana gelebilen güneş yanıklarını önlemek için çeşitli yöntemler mevcuttur. Etrafta su, kar ve kum gibi açık renkli ya da benzeri yansıtıcı yüzeylerin yaygın olduğu yerlerde güneş yanığına karşı özellikle dikkatli olmak gereklidir.

Sabah 10.00 ile akşam 16.00 arasında güneşe uzun süreli maruz kalmaktan kaçınmak önemlidir. Güneş ışınları bu saatlerde en kuvvetli etkiyi gösterirler, Bu nedenle açık havada gerçekleştirilecek etkinlikleri diğer zamanlarda planlamak faydalı olabilir. Bunun mümkün olmadığı durumlarda doğrudan güneş altında geçirilen zaman sınırlanmalı, mümkünse gölgelik bir yerde durulmalıdır.

Önceden bronzlaşmak güneş yanığı riskini azaltmaz, bu yüzden yapay olarak bronzlaşmak  için güneş lambaları ya da güneş yataklarından kaçınmak önemlidir.

Dışarıdayken kollarını ve bacaklarını da koruyabilecek kadar geniş kenarlı bir şapka ile kendisini örten kıyafet kullanmak güneşin zararlı ışınlarına karşı faydalı olacaktır. Koyu renklerde kıyafetler ve sıkı dokunmuş kumaşlar daha fazla koruma sağlar. Kumaş etiketlerinde bir kumaşın güneş ışığını ne kadar iyi engellediğini gösteren ultraviyole koruma faktörü, yani UPF değerinin olup olmadığını kontrol ederek, yüksek UPF değerine sahip kıyafetleri tercih etmek daha sağlıklı olacaktır.

Güneşe çıkılacağı zaman güneş kremi, sık sık ve bol bol kullanılmalıdır. Hem ultraviyole A, yani UVA, hem de ultraviyole B, yani UVB, ışınlarına karşı 30 veya daha fazla koruma değerli, aynı zamanda geniş spektrum korumalı ve suya dayanıklı güneş kremi ile dudak balsamı uygulanması en etkili sonuçları verecektir.

Bireyler güneş koruyucusunu dışarıya çıkmadan yaklaşık 15 ila 30 dakika önce, cildin giysi ile korunamayan yüzeylerine bol miktarda uygulamalıdır. Her iki saatte bir, yüzdükten veya terledikten sonra güneş kremi tazelenmelidir. Eğer ayrıca böcek böcek kovucu sprey ya da yağ kullanılıyorsa, önce güneş kremi uygulanmalıdır.Her ikisini birleştiren ürünlerin etkinliği tıp uzmanları tarafından tartışmalı bir durumdadır. Güneşe karşı koruyucu kremlerin ömürleri ortalamada üç senedir.

Bebeklerin ve küçük çocukların güneşe karşı özellikle korunması gereklidir. 6 aydan küçük bebekler için sürekli gölgede bulunmak veya kıyafet ile örtülerek güneşten korunma tavsiye edilir. Bunun mümkün olmadığı durumlarda, yüze ve ellerin üstüne en az 15 faktörlü güneş kremi uygulamak gereklidir. 6 aydan daha küçük çocuklarda ise kremi kullanılması tavsiye edilmemektedir. Bebekler ve çocuklar her zaman güneşten uzakta, serin ve su kaybını önlemek üzere susuzluğu giderilmiş bir şekilde korunmalıdır. Özellikle çocuklarda, daha az cilt tahrişine neden olacağı için titanyum dioksit ya da çinko oksit gibi fiziksel engelleyiciler içeren ürünlerin tercih edilmesi önemlidir.

Açık havada özellikle UVA ve UVB korumalı güneş gözlüklerini kullanmak göz koruması için önemlidir. Alınan güneş gözlüklerinde etiketteki UV koruma derecesi kontrol edilmelidir. Daha koyu mercekler UV ışınlarını engellemede her zaman daha iyi değildir. Buna ek olarak bireyin yüzüne daha yakın duran ve daha geniş güneş gözlüğü çerçeveleri, bireyin korunmasına daha çok yardımcı olur.

Güneşe karşı duyarlılığı arttıran çok sayıda ilaç mevcuttur. Antibiyotikler gibi bazı reçeteli veya reçetesiz satılan çeşitli ilaçlar cildi güneş ışığına daha duyarlı hale getirebilir. Bu sebeple ilaçların yan etkileri hakkında doktor ile konuşmak, ve doktor tavsiyesi olmadan ilaç kullanmamak gereklidir.

Güneş Yanığı Belirtileri Nelerdir?

Güneş yanığı belirtileri ve semptomları öncelikli olarak isminden de anlaşılacağı üzere cilt tonunda pembelik ya da kızarıklık gibi renk değişikliklerini içerir. Bunun yanı sıra temas edildiğinde sıcak hissedilen, dokunmaya karşı aşırı hassas ve ağrılı bir cilt, şişlikler ile içi sıvı dolu kabarcıklar güneş yanığının en yaygın belirtileri arasındadır. Eğer güneş yanığı ağır ve şiddetli bir derecede gerçekleştiyse baş ağrısı, ateş, bulantı ve yorgunluğun yanı sıra ağrılı ve karıncalanmış gözler de gözlemlenen belirtiler arasında olabilir. Bu daha ağır belirtilerin gözlemlenmesi durumunda mutlaka bir sağlık uzmanına başvurulması tavsiye edilmektedir.

Bireyin vücudunun açıkta kalan kulak memeleri, kafa derisi ve dudakları dahil olmak üzere örtülmemiş herhangi bir kısmı yanabilir. Eğer kullanılan kıyafetlerin bir kısmı ultraviyole ışığı geçirebilecek kadar inceyse, örtülü ve kapalı alanlar da yanabilir. İnsan gözleri özellikle güneşten kaynaklı ultraviyole ışığa karşı hassastır, ve aşırı güneş ışığı etkisiyle yanmaları mümkündür. 

Güneş yanığı belirtileri ve semptomları genellikle güneşe maruz kaldıktan birkaç saat sonra ortaya çıkar. Ancak güneş yanığının tam ne kadar şiddetli olduğunu öğrenmek bir ya da iki gün sürebilir. Bireyin vücudu cildin hasarlı üst tabakasını soyarak iyileşmeye sürecinin ilk aşamasına girer. Bu soyulmadan sonra bireyin cildi geçici olarak normalden farklı, düzensiz bir renge ve desene sahip olabilir. Daha ağır vakalarda kötü bir güneş yanığının bütünüyle iyileşmesi birkaç gün sürebilir.

Güneş yanığının vücudun büyük bir kısmını kapladığı durumlarda, yüzde, ellerde veya cinsel organlarda kabarcıklar oluştuğunda, şiddetli şişme gözlemlendiğinde, açık, cılk yaralardan yayılan kırmızı çizgiler veya irin gibi ağır enfeksiyon belirtileri görülüyorsa ve çok yoğun ağrı varsa, ya da bir kaç gün içerisinde düzelmiyorsa tıbbi bakıma başvurulması gereklidir. 

Bunlara ek olarak yüksek ateş, akıl karışıklığı, baygınlık ve dehidrasyon yani susuzluk belirtileri görülüyorsa, acil tıbbi bakım uygulanması gerekebilir. Küçük yaşta çocuklar ve bebeklerin herhangi bir derecede güneş yanığına maruz kalması durumunda mutlaka doktora gidilmelidir.

Güneş Yanığı Nasıl Teşhis Edilir?

Güneş yanığı fiziksel muayene sonucunda teşhis edilebilir. Bu muayene sürecinde doktor bireye belirtileri, ultraviyole ışığa maruz kalma süresi ve geçmişteki güneş yanığı vakaları hakkında soru sorabilir. 

Çok az miktarda güneş ışığına maruz kaldıktan sonra güneş yanığı veya cilt reaksiyonu geliştiren bireylerde, doktor sorunu gözlem altında tekrarlamak için cildin küçük bölgelerinin  ölçülü miktarlarda UVA ve UVB ışığına maruz kaldığı bir test olan fototest yapılmasını önerebilir. Bu test sonucunda bireyin cildi UV ışığına aşırı tepki verirse, birey ışığa duyarlı ya da güneş ışığına duyarlı olarak kabul edilebilir.

Güneş Yanığı Nasıl Tedavi Edilir?

Güneş yanığı olan bireylerin yanığının tam ortaya çıkması iki gün, cildin iyileşme sürecinin başlaması da birkaç gün sürebilir.

Güneş yanığı tedavisi bireyin cildini iyileştirmez, ancak ağrı, şişme ve rahatsızlığı azaltma hedefine sahiptir. Eğer evde bakım bireyin semptomlarını kontrol altında almaya ve rahatlamasına yardımcı olmazsa veya güneş yanığı çok şiddetli ise, doktor ek tedaviler önerebilir veya bireyi hastaneye kabul edebilir.

Güneş Yanığı İçin Evde Bakım

Normal şartlar altında güneş yanığı meydana geldiğinde, cilde verilen zararı sınırlamak için geç kalınmış demektir. Ancak atılacak bir kaç adım bireyin ağrısını, derideki şişmeyi ve rahatsızlığı azaltabilir. Burada önerilen bütün yöntemler mutlaka önce doktor kontrolünden ve onayından geçerek kullanılmalıdır. Özellikle sürekli ya da geçici olarak belli tıbbi durumlar için ilaç kullanan bireyler, başka ilaçları almadan önce bunların karşılıklı etkileşim ile tehlikeli olup olmayacağını öğrenmelidir. 

Ağrıyı hafifletmek için güneşe maruz kaldıktan hemen sonra tezgah üstü, reçetesiz satılan ağrı kesiciler kullanılabilir. Bu vakalarda en etkili ağrı kesiciler cilde doğrudan uygulanan krem veya jeller olabilir. Ağrı kesiciler haricinde özellikle aloe vera losyonu, jeli veya kalamin losyonu gibi bir nemlendirici, losyon veya jel uygulamak, ağrı için yatıştırıcı etki gösterebilir.

Cildi soğuk tutmak faydalı olacaktır. Cildin en çok etkilenen bölgelerine soğuk musluk suyuyla nemlendirilmiş temiz bir havlu uygulanabilir. Günde birkaç defa serin veya soğuk duş alınabilir. 

Birey Su Kaybını Önlemek İçin Mutlaka Su İçmelidir

Deride oluşan kabarcıklar kendiliğinden bozulmadan patlatılmamalıdır. Bunların arasından patlayanlar yumuşak sabun ve su ile temizlenmelidir. Daha sonra ortaya çıkan yaraya antibiyotik bir merhem sürmek ve yapışmaz bir bandajla örtmek, fayda gösterebilir.

Birkaç gün içinde, güneş yanığından etkilenen bölge soyulmaya başlayabilir. Bu, insan vücudunun hasarlı cildin üst tabakasından kurtulma yoludur. Birey, cildini soyulurken aynı zamanda nemlendirmeye devam etmelidir.

Cilt alttan itibaren iyileşmeye başladığında aynı zamanda soyulmadan dolayı ortaya çıkacak kaşıntıyı hafifletmeye yardımcı olması için kaşıntı önleyici bir ilaç almak faydalı olabilir. Kremler, hafif ya da orta derecede güneş yanığı için faydalı olabilir. 

Güneş yanığı daha fazla güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır. Özellikle cilt kendiliğinden iyileşme sürecindeyken güneşten uzak durmak ve dışarı çıkıldığında cildi korumak önemlidir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 26 Ağustos 2020 Çarşamba Yayımlanma Tarihi: 26 Ağustos 2020 Çarşamba

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler