Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Gastroenterit pek çok kişinin hayatında en az bir kere geçirdiği son derece yaygın görülen bir rahatsızlıktır. Birçok kişi kısa sürede kendiliğinden iyileşse de bazı vakalarda ciddi sonuçlara yol açabilir. Bulaşıcı oluşuyla kişilerin izolasyonunu gerekli kılabilir. Ancak hastalıkla ilgili detaylı bilgileri ve ondan korunma yöntemlerini öğrenmek rahatsızlığa yakalanma riskini azaltabilir. Dilerseniz gelin "Gastroenterit nedir?" ve "Gastroenterit tedavisi nasıl olur?" gibi soruların yanıtlarını birlikte inceleyelim.
İçindekiler

Gastroenterit Nedir?

Gastroenterit kısaca bağırsak zarının ve midenin iltihaplanmasıdır. Halk arasında mide üşütmesi olarak da anılabilir. Bu noktada "Kronik ve akut gastroenterit nedir?" sorusu akla gelebilir. Akut gastroenterit 14 günden kısa süren hastalığa verilen isimdir. Kronik gastroenterit ise 30 günden daha fazla devam eder.

Gastroenterit Belirtileri

Gastroenteritin belirtileri çoğunlukla aniden ortaya çıkar. Yaygın olarak görülen gastroenterit enfeksiyonunun belirtileri şöyle sıralanabilir.

  • Ateş,
  • Mide bulantısı,
  • Karın krampları,
  • Kusma,
  • İştah kaybı,
  • İshal.

Gastroenterit kusma ve ishal nedeniyle vücutta dehidrasyona (aşırı su kaybı) yol açabilir. Vücudun dehidre olması ciddi sonuçlar doğurabilir. Dehidrasyon belirtilerine de değinelim:

  • Aşırı yorgunluk hissi,
  • Baş dönmesi,
  • Baş ağrısı,
  • Düşük kan basıncı,
  • Kalp atış hızının artması,
  • Hızlı nefes alma,
  • Ağızda kuruluk,
  • Artan susuzluk hissi.

Gastroenterit Neden Olur?

Vücuda zarar vermesi muhtemel mikroorganizma ya da maddeler vücuda girdiğinde veya vücutta iyileştirilmesi gereken bir doku hasarı olduğunda bağışıklık sistemi hızla harekete geçer. Mide ve bağırsakları bu maddelerden korumak ya da dokuyu tedavi etmek için enflamatuar hücreleri devreye sokar. Yani vücut bilinçli olarak iltihap üreterek sağlığı korumaya çalışır. Bunun sonucunda da gastroenterit ortaya çıkar. Gastroenteritin oluşmasında birçok farklı zararlı madde ya da organizmalar da rol oynayabilir. Bunların en sık karşılaşılanları şöyle örneklendirilebilir:

  • Rotavirüs, norovirüs, kalicivirüs gibi virüsler,
  • Kampilobakter gibi bakteriler,
  • Kriptosporidium, giardia lamblia gibi parazitler,
  • Bakteriyel toksinler,
  • Kandidiyaz, aspergilloz gibi mantarlar,
  • Kurşun gibi kimyasallar,
  • Kemoterapi ilaçları gibi bazı ilaçlar,
  • Alkolün aşırı kullanımı,
  • Bazı bağımlılık yapıcı maddeler.

Kişiden kişiye gastroenteritin nedeni değişse de hastalığın %60'ı virüslerden kaynaklanır. Norovirüsün ise tek başına bu vakaların yarısının nedeni olduğu söylenebilir.

Gastroenterit Nasıl Bulaşır?

Gastroenteritin kendisi bulaşıcı bir hastalık değildir. Ancak enfeksiyöz (enfeksiyonla ilişkili) gastroenterite neden olan virüs, bakteri ve parazitler bulaşıcıdır. Bulaşıcı patojenler kişiden kişiye geçerek gastroenteritin başka insanlarda görülmesine sebep olabilir. Bu mikroorganizmaların vücuda nasıl bulaşabileceğine de değinilmelidir:

  • Enfeksiyon geçiren biriyle yakın temasta bulunulduğunda gastroenterit geçirme olasılığı yükselebilir.
  • Kirli su kaynaklarından gelen sular içildiğinde gastroenterite yakalanılabilir.
  • Enfekte olan bir bebeğin bezi değiştirildiğinde ya da hasta olan ve tuvalet temizliğine dikkat etmeyen bir bireyin temas ettiği yerlere temas edildiğinde hastalık riski taşınabilir.
  • İnsanlarda olduğu gibi enfekte hayvan dışkısına temas etmek de hastalığa yol açabilir.

Bunlar dışında az pişmiş ve kirli yiyecekler yemek hastalığın bulaşma yolları arasında önemli bir yere sahiptir. Ayrıca enfekte kişilerin kusmuğuna temas etmek de viral gastroenterite sebep olabilir. Kimyasal gastroenteritler kişiden kişiye bulaşmaz. Ancak aynı çevrede bulunarak toksik zehirlenmeye maruz kalan çok sayıda insanda aynı anda görülebilir.

Gastroenterit Risk Faktörleri Nelerdir?

Hemen her insan hayatının bir döneminde en az bir kez gastroenterit geçirir. Ancak bazı risk faktörleri rahatsızlığın ortaya çıkma olasılığını artırabilir. Bu risk faktörlerinden bazılarına kısaca değinelim:

  • 65 yaşından büyük olmak,
  • 6 yaşından küçük olmak,
  • Çocuk ya da yaşlı bakımevlerinde çalışmak,
  • Çiğ balık ya da et ürünleri tüketmek,
  • Bağışıklığı zayıflatan kronik bir hastalığa sahip olmak,
  • Sık sık alkol veya uyuşturucu kullanmak.

Gastroenterit Teşhisi

Öncelikle gastroenteritin teşhisi yalnızca uzman bir doktor tarafından konulur. Hekim ilk aşamada yaşanılan semptomları detaylı olarak dinler. Hastanın sağlık geçmişi hakkında sorular sorabilir. Sonrasında gerekli görürse fiziksel muayene gerçekleştirir. Kan ve dışkı testi isteyebilir. Tüm bu aşamalardan sonra doktor kesin tanıya karar vererek tedaviyi planlar. 

Gastroenterit Tedavisi

Dinlenmek ve sıvı alımıyla genelde iyileşme görülen gastroenteritin daha ciddi olduğu durumlarda farklı tedaviler gerekli görülebilir. Gastroenteritin tedavisi, gastroenteritin nedenine göre değişiklik gösterir. Bakteri kaynaklı gastroenteritte doktor antibiyotik reçete ederken parazit kaynaklı rahatsızlıklarda parazit öldürücü antiparazitik ilaçlar tercih edebilir.

Bunun yanı sıra hastalık süresi ve gösterilen belirtilerin şiddeti de tedavinin belirlenmesinde rol oynayabilir. Örneğin doktor, ishali ya da mide bulantısını hafifletmek için farklı ilaçlar kullanılmasını isteyebilir. Sıvı kaybını gidermek için serum takviyesi sağlanabilir. Doktor, hastalığı ağır geçiren bireyleri bir süre hastanede misafir ederek gözetim altında tutmaya karar verebilir.

Doktor kontrolünden geçilmesine rağmen aşağıdaki belirtilerin bir ya da birkaçının görülmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna ulaşmak faydalı olabilir. Bu belirtiler hastalığın ciddileştiğinin habercisi olabilir:

  • 5 günden uzun süren belirtiler göstermek,
  • 40 dereceden yüksek veya 3 günden uzun süren ateş,
  • Şiddetli karın ağrısı,
  • Karında sertlik ve şişlik,
  • Dışkıda kan,
  • Anormal solunum ya da kalp atışı.

Gastroenteritte Dikkat Edilmesi Gerekenler

Gastroenterit tanısı alındıysa en kısa sürede iyileşmek için doktorun hazırladığı tedavi mutlaka uygulanmalı ve kontroller aksatılmamalıdır. Tedavinin yanı sıra hastalık geçirilirken bu noktalara dikkat etmek daha iyi hissetmeye yardımcı olabilir:

  • Mide gribini kolayca atlatmak için bol bol dinlenmeye özen gösterilmelidir. Kişi tam olarak iyileşmeden günlük hayata dönmeye çalışmamalıdır. Ayrıca hastalık süresince evde kalınmasıyla başka insanlara bulaş riski de azaltılmış olur.
  • Hastalık sürecinde idrar durumu takip edilmelidir. İdrarın açık renkte ve berrak olması beklenir. Eğer idrar koyu renkliyse dehidrasyon yaşama riski mevcut olabilir. Bu durumda doktora danışmak faydalı olabilir.
  • Evi ve uyuduğunuz odayı sık sık havalandırarak bakteri ve virüslerin yayılmasına engel olabilirsiniz.

Gastroenteritte Beslenme

Gastroenterit geçiriyorken iştah kapalı olabilir ve rahatsızlığın ilk başlarında yemek yemek zor gelebilir. Bu süreçte sindirimi kolay ve yumuşak yiyecekleri tercih etmek fayda sağlar. Tüketilebilecek bazı besinler şöyle sıralanabilir:

  • Karpuz,
  • Elma püresi,
  • Muz,
  • Kızarmış ekmek,
  • Kraker,
  • Pirinç lapası,
  • Yulaf lapası,
  • Çorba çeşitleri.

Bunların yanı sıra vücudun susuz kalmaması için bol bol su içmeye de özen gösterilmelidir. Bitki çayları da tercih edilebilir. Ayrıca hastayken aşağıdaki yiyeceklerden uzak durmak da semptomların kötüleşmesinin önüne geçmeye yardımcı olur:

  • Tatlılar,
  • Yapay tatlandırıcılar,
  • Süt ürünleri,
  • Kafein içeren içecekler,
  • Alkol,
  • Yağlı yiyecekler,
  • Kırmızı et,
  • Baharatlı yiyecekler,
  • Cips ve diğer abur cuburlar.

Gastroenterit Ne Kadar Sürer?

Gastroenterit semptomları çoğunlukla 24 ila 72 saatte ortadan kalkar. Bazı durumlarda daha uzun sürebilir.

Gastroenteritten Korunmak İçin Neler Yapılmalıdır?

Gastroenterit zaman zaman zorlayıcı bir rahatsızlık olsa da hayat tarzında yapılabilecek bazı değişikliklerle ondan korunmak mümkün olabilir.

Elleri Düzenli Olarak Yıkamak

Gastroenteritten ve diğer bulaşıcı hastalıklardan korunmanın en iyi yolu elleri hijyen kurallarına uygun biçimde su ve sabunla yıkamaktır. Elleri doğru şekilde yıkamak için bu noktalara dikkat edilebilir:

  • Elleri en az 20 saniye yıkamaya özen gösterilmelidir.
  • Elleri sabunlarken parmak araları, tırnak içleri ve tırnak çevresi unutulmamalıdır. Eğer tırnaklar uzun tercih ediliyorsa tırnak araları manikür fırçasıyla fırçalanabilir.
  • Eller yıkadıktan sonra mutlaka kurulanmalıdır. Bu sayede ıslak bölgede kolayca yayılabilen mikropların farklı yerlere bulaşmasının önüne geçilebilir.

Elleri yıkarken özen gösterilmesi gereken noktalara değindik. Şimdi de özellikle ne zaman ellerin yıkanması gerektiğine değinelim:

  • Tuvaleti kullandıktan ya da bebek bezi değiştirdikten sonra,
  • Yemek hazırlamadan veya yemek yemeden önce,
  • Dışarıdan eve döndüğünüzde,
  • Çöp attıktan sonra,
  • Hapşırdıktan ve öksürdükten sonra,
  • Sigara kullandıktan sonra,
  • Evcil hayvanları sevdikten ve onların tuvalet ya da yemek kaplarını temizledikten sonra eller yıkanmalıdır.

Bu noktada el yıkamanın mümkün olmadığı durumlarda dezenfektan kullanımının etkili olup olmayacağını merak edilebilir. Dezenfektan kullanımı elleri su ve sabunla yıkamanın yerini tutamaz. Aşırı kirli, yağlı ve mikrop oranı yüksek yerlerle temas eden ellerin dezenfektesinde yeterli performansı göstermeyebilir. Ancak yine de dezenfektan kullanmak gerekirse alkol oranı en az %60 olan ürünler tercih edilebilir.

Tek Kullanımlık Ürünleri Tercih Etmek

Bazı bakteriler nesnelerin üzerinde çok uzun süre hayatta kalabilir. Bu da enfeksiyon riskini artırabilir. Bu yüzden banyoda ve mutfakta kumaş havlular kullanmak yerine tek kullanımlık kâğıt havlular tercih edilebilir. Temizlikte tek kullanımlık bezler kullanılabilir ya da bezleri iyice temizlemeye özen gösterilebilir.

Mutfakta Hijyene Dikkat Etmek

Gastroenteritten korunmak için mutlaka mutfakta hijyene özen gösterilmelidir. Dikkat edilebilecek bazı noktalar şöyle:

  • Mutfak tezgâhları ve tüm mutfak gereçleri düzenli olarak temizlenmelidir.
  • Yiyeceklerin iyice piştiğinden emin olunmalıdır.
  • Sebze ve meyveler yenmeden önce özenle yıkanmalıdır.
  • Çiğ etleri hazırlamak için kullanılan mutfak eşyası iyice temizlenmediği takdirde diğer gıda maddelerini hazırlarken kullanılmamalıdır.
  • Pişirilen yemeklerde bakteri oluşumunu engellemek için sıcak yemekler 60 derecenin üzerinde, soğutulmuş yemekler 5 derecenin altında muhafaza edilmelidir.

Seyahat Ederken Dikkatli Olmak

Gelişmemiş ve hijyen konusunda eksiklikleri olan ülkelere seyahat ederken enfeksiyon kapma riski artış gösterebilir. Bunun önüne geçmek için:

  • Yalnızca şişelenmiş su tüketmeye özen gösterilmeli ve dişler de şişelenmiş suyla fırçalanmalıdır.
  • Pişmemiş yiyecekler, kabuğu soyularak satılan meyve ve sebzeler hatta salata tüketmekten kaçınılmalıdır.
  • Açıkta satılan yemekleri yememeye dikkat edilmeli ve az pişmiş et, tavuk ya da balık tüketilmemelidir.
  • Buzlar kirli suyla hazırlanabileceğinden soğuk içecek alırken içine buz ilavesi yaptırılmamalıdır.

İlaç Kullanımında Doktora Danışmak

Bazı ilaçlar da gastroenterite sebep olabilir. Bunun önüne geçmek için kişi kendi başına ilaç kullanmaktan kaçınmalıdır. İlaç dozunun yetersiz olduğu düşünülüyorsa veya ilaçların yan etkisi görüldüyse ilacı bırakmadan ya da doz artırımında bulunmadan önce doktora danışılmalıdır.

Doğru Stres Yönetimi Yapmak

Uzun süre devam eden stres bir enfeksiyona yakalanma riskini artırabilir. Hastalıkları önlemekle görevli T hücrelerini baskılayarak bağışıklık sisteminin iyi bir şekilde çalışmasına engel olabilir. Dolayısıyla gastroenterit ve diğer birçok rahatsızlıktan korunmak için stresi iyi yönetmeye özen gösterilmelidir.

Bunun için daha iyi hissetmeye yardımcı olacak hobiler edinilebilir, düzenli egzersiz yapılabilir. Sevilen insanlarla daha sık vakit geçirilebilir, yoga ve meditasyon uygulamalarına şans verilebilir. Stresini tek başına yönetmekte zorlandığını fark edenler klinik psikolog ya da psikiyatristlere başvurarak destek alabilir.

Çevredeki Bireylere Hastalık Bulaştırmamak

Gastroenterit tanısı alındığında çevredeki bireylere enfeksiyonu bulaştırmamak için semptomlar sona erse bile 48 saat boyunca evde kalmaya ve kimseye temas etmemeye dikkat edilmelidir. Tuvalet ve banyo gibi ortak kullanım alanları çamaşır suyuyla iyice temizlenmelidir.

Mümkünse kapı kolları, klozet kapakları ve musluk gibi alanları dezenfekte etmekte yarar var. Ayrıca çamaşırlar sıcak ayarda yıkanmalı ve yüksek ısıda ütülenmelidir. Kişisel eşya ortada bırakılmamalıdır. Bununla birlikte hasta olmayan yakınlar için yemek hazırlamaktan kaçınılmalıdır.

Çocuklarda Gastroenterit

Yetişkinlerde gastroenterit görüldüğü gibi bebek ve çocuklarda da görülebilir. Bebek ve çocuklarda genellikle yetişkinlerde ortaya çıkan belirtilere rastlanır. Eğer bir çocuk gastroenterit tanısı aldıysa ve yoğun bir şekilde kusma ya da ishal semptomları gösteriyorsa sıvı alımına dikkat edilmesi gerekir. Sıvı olarak su ya da seyreltilmiş ve evde hazırlanmış meyve suları tercih edilebilir. Her kusma ve ishal atağından sonra çocuğun sıvı alması sağlanabilir. Eğer kusma ya da ishal çok sık tekrarlanıyorsa sık sık ve az miktarda sıvı alması sağlanabilir.

Bebek çok küçükse ve anne sütüyle besleniyorsa sıvı alımı için emzirilebilir. Bebek 6 aydan daha küçükse doktor 6 ila 12 saat arasında bebeği tekrar kontrol etmek isteyebilir. Çocuklar ya da bebekler genelde kısa sürede toparlanarak eski sağlığına kavuşur. Ancak şu durumlarda acil müdahaleye ihtiyaç olabilir:

  • 38, 9 dereceden yüksek ateş,
  • Kanlı ishal,
  • Yorgunluk ve sinirlilik,
  • Aşırı huzursuzluk.

Bebeklerdeyse bu belirtiler ciddi bir sorunun işaretçisi olabilir:

  • 6 saattir altını ıslatmamak,
  • Kanlı dışkı ya da ishal,
  • Sık sık kusma,
  • Bıngıldakta çökkünlük,
  • Ağız kuruluğu,
  • Gözyaşı dökmeden ağlama,
  • Aşırı uyku hâli,
  • Tepkisizlik.

Yaşlılarda Gastroenterit

Yaşlı bireylerde bağışıklığın daha düşük olması nedeniyle gastroenterit görülme riski daha yüksektir. Buna paralel olarak yaşlıların dehidrasyon yaşama olasılığı da artabilir. Doktorlar dehidrasyonun önüne geçmek için serum uygulamalarını tercih edebilir.

Gebelikte Gastroenterit

Hamilelik döneminde gastroenterite yakalanmak anne adayları için oldukça korkutucu olabilir. Ancak her insanda olduğu gibi hamile kadınlarda da sıkça gastroenterit görülür. Gebelerin yaklaşık üçte biri gastroenterite yakalanır. Genellikle birçok gebede hastalık hafif seyreder ve bebek rahatsızlık nedeniyle zarar görmez. Ancak bazı durumlarda gastroenterit bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir, çeşitli komplikasyonlara yol açabilir ya da erken doğuma neden olabilir.

Bu nedenle özellikle 2 günden uzun süren rahatsızlıklarda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Doktor gerekli müdahalelerle bebeğin zarar görmesinin önüne geçebilir. Ayrıca gebelik dönemi boyunca rahatsız edici semptomları bastırmak için reçetesiz ilaç kullanmaktan kaçınmak da büyük önem taşır.

Sıkça Sorulan Sorular

Gastroenterit öldürür mü?

Gastroenterit geçiren birçok kişi çoğunlukla kısa bir sürede kendiliğinden iyileşir. Ciddi vakalarda dehidrasyon görülebilir. Bu vakaların tedavi edilmemesi durumundaysa dehidrasyon ilerler, nörolojik problemler ve böbrek yetmezliği görülebilir hatta müdahale edilmeyen ağır gastroenterit hastalarında ölüm riski bile söz konusu olabilir.

Grip ve viral gastroenterit farkı nedir?

Grip yani influenza sıkça üst solunum yollarını etkilerken viral gastroenterit mide bağırsak sorunlarına yol açar. İki rahatsızlığa birbirinden farklı virüs türleri neden olur.

Diyare ve gastroenterit ilişkisi nedir?

Diyare yani ishal, gastroenteritin tipik belirtileri arasında bulunur. Gastroenterit sırasında ishal olunmasının temel sebebi vücudun bağırsaklarda bulunan bakteri ve virüs gibi patojenleri temizlemek istemesidir. Yani ishal sayesinde vücut kendisini enfeksiyondan kurtarabilir ve enfeksiyonu daha kısa sürede atlatmayı sağlayabilir. Bu yüzden doktor çok gerekli olmadıkça ishal durdurucu ilaçları tercih etmeyebilir.

Gastroenterit tekrarlar mı?

Gastroenteritin bir kere geçirilmesi tekrar geçirilmeyeceği anlamına gelmez. Rahatsızlığa yol açan virüs, bakteri ya da parazit tarafından tekrar enfekte olunabilir. Özellikle küçük yaştaki çocuklar bir yıl içinde birden fazla kez gastroenterite yakalanabilir.

Gastroenterit ve apandisit arasında bir ilişki var mı?

Hem apandisitte hem gastroenteritte karın ağrısı, ishal, mide ağrısı ve kusma gibi semptomlar yaşanır. Bu yüzden birçok kişi zaman zaman iki rahatsızlığı birbiriyle karıştırır. Ancak apandisit belirtileri zaman geçtikçe kötüleşirken gastroenterit belirtileri birkaç gün içinde düzelir. Apandisitin tedavisi için büyük ihtimalle ameliyat gerekir. Yani iki hastalık birbirinden tamamen farklıdır. Ayrıca biri diğerinin ortaya çıkmasına sebep olmaz.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 31 Mayıs 2024 Cuma Yayımlanma Tarihi: 31 Mayıs 2024 Cuma

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?