Hiperaktivite ve Dikkat Eksikliği
Dikkat eksikliği genel olarak çok farkında olunan bir sorun değildir. Dikkat eksikliğinin kökeninde pek çok neden bulunabilir. Örneğin, vücutta tiroit hormon düzeylerinin düşüklüğü hafıza ve öğrenme ile ilgili sorunlara neden olabilir. Hipotiroidi olan kişiler sıklıkla ama hafif derecede zor ve yavaş anlama, konsantre olamama, yakın geçmişe ilişkin hafıza kaybı gibi yakınmalar bildirirler. Bu şikayetlere halsizlik, soğuğa tahammülsüzlük, kabızlık, ciltte kuruma, kilo alma gibi tipik hipotiroidi belirtileri de eşlik eder. Bu yakınmalar ve bulgular vücudunda tiroit hormon düzeylerinde azalmanın olmadığı, ancak TSH düzeyi yüksek kişilerde beklenir.
Dikkat Eksikliği Nedir?
Dikkat oldukça kompleks bir işlevimiz ve kabaca 3 bölüme ayırabiliriz: Dikkati bir şeye odaklamak, odaklandıktan sonra sürdürmek ve dikkati çelen başka bir durum olsa bile kaldığımız yerden tekrar devam edebilmemiz. Ancak dikkat eksikliği yaşayan kişiler bu 3 alanda ayrı ayrı ya da tümünde sorun yaşar. Herhangi bir şeye odaklanamaz, dikkatlerini sürdüremez veya dikkatleri kolayca çelinip kaldıkları yerden devam edemezler.
Hiperaktivite Etkisi
Dikkat eksikliğinde risk altında olan kişiler şöyle sıralanır:
- Dikkat eksikliği kız çocuklarında daha sık görülür. Kızlarda dikkat dağınıklığının daha çok görülmesinin, genetik taşınmanın şekliyle ilgili olduğuna dair çalışmalar mevcut. Erkek çocuklarında hastalık hiperaktivitenin olması nedeniyle daha gürültülü biçimde seyrederken, kızlarda sadece dikkat dağınıklığı görülebilir.
- Ailesinde genetik olarak dikkat eksikliği yaşayan kişilerde çok daha yüksek oranda ortaya çıkar. Birçok hastalık gibi genetik geçişli olur. Kalıtımın rolünün yüzde 80’lere kadar çıktığını gösteren çalışmalar mevcut.
- Aile öyküsünde manik depresif hastalığı olanlarda da daha sık görülür.
Dikkat Eksikliği Belirtileri
Günlük yaşamınızda aşağıdaki sorunları yaşıyorsanız nedeni dikkat eksikliği olabilir. Dikkat eksikliğiniz olduğunu düşünmeden önce aşağıdaki belirtileri takip edin:
Randevularına Hep Geç Kalırlar: Dikkati dağınık erişkinler ister iş görüşmesi, isterse arkadaş toplantısı ya da eğlence faaliyeti olsun, randevularına hep geç kalırlar. Her seferinde de bir bahaneleri olur. Saat ve bir yerlere yetişmek konusunda güvenilir olmazlar.
Dağınıktırlar: Her günün sonunda, o gün yapılması gereken birçok şeyi yapamamış olmaktan yakınırlar.
Masa Başında Çalışamazlar: Bu sorunu yaşayan kişiler ağır dikkat ve konsantrasyon gerektiren işlerden genelde kaçınırlar. Bunun yerine durağan olmayan, enerjik ve hareket gerektiren işleri tercih ederler. Masa başı işleri hiç onlara göre değildir. Aktif oldukları işlerde daha kolay başarı gösterirler.
Uzun Vadeli Planları Yoktur: Uzun vadeli planları çoğu zaman olmaz. Üstelik günü kurtarmaya yönelik planlarının çoğunu da gerçekleştiremezler.
Unutkandırlar: Olayları önemsemedikleri için değil, dağınık oldukları için çoğu zaman unuturlar. Söz verirler unuturlar, plan yaparlar unuturlar, faturaları unuturlar…
Ani Parlayıp Ani Sönerler: Çabuk parlar ama sonunda pişman olurlar. En son söylenecek lafı en önce söylerler.
Gözü Karadırlar: Olaylara herkesten önce atılır, öne çıkarlar ve çoğu zaman da stratejik olamadıkları için hep kaybederler.
Depresif Tavır Sergilerler: Sık sık hata yaparlar, insanları kırarlar, plansız programsız ve dağınıktırlar. İnsanlar tarafından bu konuda hep suçlandıkları için de çoğu zaman depresif tavırlar sergilerler.
Takım Çalışmasına Yatkın Olamazlar: Dağınık ve unutkan oldukları için plansız ve programsız davranırlar. Bu nedenle çoğu zaman güvenilmez olarak etiketlenirler. İş yaşamında hep zorluk yaşarlar. İşlerinde sık sık hata yapar, eksik ya da yarım bırakırlar. Dolayısıyla takım çalışmasına yatkın ya da uygun olmazlar. Çoğu zaman takım çalışması gereken işlerden ya da gruplardan dışlanırlar. Çalışma arkadaşları ve işverenler tarafından sık sık eleştiriye maruz kalırlar. İyi işler çıkarmak için uğraşıp didinseler de genellikle sonuca ulaşamadıkları ya da yarım bıraktıkları için iş yaşamları hep başarısızlıkla sonuçlanır, dikiş tutturmakta güçlük çekerler.
Bağımlılığa Yatkın Olurlar: Alkol, sigara ve diğer maddelere olan bağımlılığa daha yatkın olurlar. Sakinleşmek için kullandıkları alkole bir anda bağımlılık geliştirebilirler. Çoğu zaman madde bağımlılığının altında aslında sakinleşmek ve kendini rahatlatmak yatar.
Dikkat Eksikliği Tedavisi
Dikkat eksikliği, ilaç tedavisinin yanı sıra bireysel danışmanlık ve terapilerle tedavi edilir. Tedavi ile oldukça yüz güldürücü sonuçlar alınır. Dikkat ve konsantrasyonu ve süresini artıran ilaçlar önemlidir. Sanılanın aksine dikkat eksikliği ilacı hastalarda bağımlılık yapmaz, hastalığın tümüyle önüne geçilebilir. Tedaviye başlayan ve takip edilen kişilerin hem akademik hem de sosyal, özel hayatlarında dramatik değişiklikler meydana gelir. Kişiliğin parçası haline gelen dağınıklık ve aceleciliğin yerini, dingin ve huzurlu bir yapı alır.
Depresyon mu, Dikkat Eksikliği mi?
Dikkat eksikliği tanısı kolay konulan bir hastalık olsa da çoğu zaman atipik depresyonla karıştırılır. Çünkü kişiler özellikle yaşamlarında işler yolunda gitmediğinde, akademik başarısızlık yaşadıklarında veya özel ilişkilerini yürütemediklerinde kolayca depresyona girer, doktora da ancak bu tür sorunlarda başvururlar. Bu durumda çoğu zaman dikkat eksikliği tanısı atlanır ve hastaya sadece antidepresan tedavisi uygulanır. Oysa depresyon sadece bir sonuç. Dolayısıyla depresyona neden olan esas sorun olan dikkat eksikliği tedavi olmadığı, dolayısıyla alttan alta devam ettiği için kişi tekrarlayan depresyonlar yaşar. Çoğu zaman da kişiler tedavilerden kısmi fayda görerek yaşamını idame ettirmeye çalışır.