Daha iyi bir deneyim için konum izni vermelisiniz.
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
Siroz, karaciğer hastalığı sonucu gelişen kalıcı bir durum olup karaciğer yetmezliği gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Bu hastalık, sağlıklı karaciğer dokusunun yerini yara dokusunun (fibrozis) almasıyla oluşur. Alkol kullanımı, Hepatit B ve C enfeksiyonları ve karaciğer yağlanması, siroza neden olan başlıca etmenlerdendir. Erken dönemde yorgunluk, kilo kaybı gibi belirtiler gösterirken, ilerleyen evrelerde portal hipertansiyon ve sarılık gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkar. Karaciğer nakli, tedavi seçeneklerinden biridir ve ilerlemiş vakalarda gerekli olabilir.
İçindekiler

Siroz Nedir?

Siroz, hepatit B ve C gibi kronik viral enfeksiyonlar ve uzun süreli alkol kullanımı gibi sebeplerin yol açtığı kalıcı bir karaciğer hastalığıdır. Bu hastalıkta, sağlıklı karaciğer dokusu yerini yara dokusuna bırakır ve karaciğerin fonksiyonlarını yerine getirmesi giderek zorlaşır. İlerleyen sirozda artan yara dokusu, karaciğerin kan akışını engeller ve organın yetersiz çalışmasına neden olur. Bu durum " dekompanse siroz " olarak adlandırılır ve hastanın yaşam kalitesini ciddi şekilde tehdit eder.

Siroz, kanın akışını engellediği için yeni damar yolları oluşumuna yol açar. Bu süreç, portal hipertansiyon gibi sorunlara neden olur ve diğer organlarda da sorun yaratabilir. Ne yazık ki sirozun yol açtığı hasar genellikle geri döndürülemez; ancak, hastalık erken teşhis edilirse karaciğer hasarının ilerlemesi yavaşlatılabilir ve hastanın yaşam kalitesi korunabilir.

Tedavi sürecinde alkol ve sigaradan uzak durmak, sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek büyük önem taşır. İleri vakalarda karaciğer nakli gerekebilir. Siroz, ciddi bir sağlık sorunu olduğundan, belirtiler fark edildiğinde uzman bir doktora başvurmak en doğru adımdır.

Sirozun Belirtileri Nelerdir?

Sirozun belirtileri, erken dönemde hafif semptomlarla başlar ve hastalığın ilerlemesiyle daha ciddi sorunlara dönüşebilir. Karaciğerin işlevini yerine getirmesi zorlaştıkça, belirtiler artarak karaciğer yetmezliği gibi tehlikeli durumlara yol açabilir. Siroz belirtileri erken belirtiler, ileri evre belirtiler ve karaciğer yetmezliğine bağlı belirtiler olarak gözlemlenir. Sirozun belirtileri arasında aşağıdakiler yer alır:

Erken Belirtiler

Siroz başlangıç aşamasında hafif semptomlarla ortaya çıkar ve genellikle çok belirgin değildir. Ancak bu belirtilerin fark edilmesi, sirozun erken teşhisinde önemlidir.

  • Yorgunluk: Sürekli yorgunluk ve halsizlik hissi,
  • İştah kaybı: İştahın azalmasıyla birlikte kilo kaybı,
  • Bulantı ve mide rahatsızlığı: Karaciğerin toksin temizleme fonksiyonunun azalması sonucu mide bulantısı yaşanabilir.

İleri Evre Belirtiler

Siroz ilerledikçe belirtiler daha belirgin ve rahatsız edici hale gelir. İleri evredeki belirtiler, karaciğerin hasar gördüğünü ve kan akışında değişiklikler olduğunu gösterir.

  • Sarılık: Cilt ve gözlerde belirgin sararma,
  • Karında sıvı birikmesi: Karaciğerin çalışmaması sonucu karın boşluğunda sıvı birikmesi,
  • Bacaklarda şişlik: Özellikle ayak bileklerinde sıvı birikimine bağlı şişme,
  • Kaşıntı: Vücutta toksin birikimi nedeniyle ciltte yoğun kaşıntı hissi,
  • Portal hipertansiyon: Artan damar basıncı nedeniyle karın damarlarında genişleme ve varis oluşumu görülür.

Karaciğer Yetmezliği Belirtileri

Sirozun en ileri aşamasında ortaya çıkar ve yaşamı tehdit edici durumlara yol açabilir. Bu evrede karaciğerin görevlerini yerine getirememesi ciddi sorunlara neden olur. Karaciğer yetmezliği belirtileri aşağıdaki gibidir:

  • Aşırı yorgunluk ve kafa karışıklığı: Karaciğerin toksinleri temizleyememesi nedeniyle bilişsel bozuklukların ortaya çıkması,
  • Uyku bozuklukları: Karaciğer işlev kaybının uyku düzeninde sorunlara yol açması,
  • Bilinç bulanıklığı: Toksin birikiminin beyin fonksiyonlarını etkileyerek zihinsel bulanıklığa neden olması gibi durumlar gözlemlenebilir.

Sirozun Nedenleri Nelerdir?

Siroz, karaciğerdeki hasarın ilerleyici bir biçimde arttığı ve karaciğer fonksiyonlarının bozulduğu bir hastalıktır. Sirozun oluşumunda birçok faktör etkili olabilir; bu nedenlerin anlaşılması ve hastalığın önlenmesi tedavi sürecinde önemli bir rol oynar. En yaygın nedenler arasında kronik alkol kullanımı , hepatit B ve C enfeksiyonları, non-alkolik karaciğer yağlanması ve otoimmün karaciğer hastalıkları bulunmaktadır.

Kronik Alkol Kullanımı

Kronik alkol kullanımı, sirozun en yaygın nedenlerinden biridir. Uzun süreli ve aşırı alkol tüketimi, karaciğerde iltihaplanmaya neden olur ve bu da zamanla karaciğerin hasar görmesine yol açar. Alkol, karaciğer hücrelerinde yağ birikimine ve inflamasyona sebep olur, bu süreçler ilerledikçe siroz riski artar. Alkol, karaciğerin detoksifikasyon (vücuttaki zararlı maddelerin atılması) işlevini bozar ve bu da daha fazla hasara yol açar.

Hepatit B ve C Enfeksiyonları

Hepatit B ve C, karaciğerin iltihaplanmasına ve hasar görmesine neden olan önemli faktörlerdir. Bu enfeksiyonlar genellikle kan yoluyla bulaşır ve zamanla kronik hale gelebilir. Kronik hepatit vakalarında, düzenli tıbbi takip ve uygun tedavi uygulanmadığında siroz gelişimi kaçınılmazdır. Hepatit enfeksiyonları, karaciğerin normal işlevini bozar ve hasara yol açar.

Non-Alkolik Karaciğer Yağlanması

Non-alkolik karaciğer yağlanması , obezite ve metabolik sendrom gibi durumlarla ilişkili bir hastalıktır. Bu durumda, karaciğerde yağ birikimi gerçekleşir ve bu yağlanma iltihaplanmaya yol açarak siroza dönüşebilir. Yetersiz beslenme, yüksek kolesterol seviyeleri ve insülin direnci gibi faktörler, non-alkolik karaciğer yağlanmasının gelişiminde önemli bir rol oynar.

Otoimmün Karaciğer Hastalıkları

Otoimmün karaciğer hastalıkları, bağışıklık sisteminin karaciğer hücrelerine saldırmasıyla karakterizedir. Otoimmün hepatit ve primar biliyer siroz, bu grup hastalıklar arasındadır. Bağışıklık sistemi, karaciğer hücrelerini yanlışlıkla hedef alarak iltihap ve fibrozis (yara dokusu) sürecine yol açar. Erken tanı ve tedavi, hastalığın ilerlemesini durdurmak için hayati önem taşır.

Sirozun Neden Olduğu Sağlık Sorunları Nelerdir?

Siroz, karaciğerde ilerleyen bir hasara neden olarak çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir ve bu durumlar hastalığın seyrini kötüleştirip yaşam kalitesini düşürebilir. Sirozla birlikte sık görülen sorunlar arasında, karaciğer damarlarında yüksek basınç (portal hipertansiyon), karaciğer kanseri, karında sıvı birikmesi, enfeksiyonlar ve böbrek sorunları yer alır.

Portal Hipertansiyon

Portal hipertansiyon, karaciğerdeki kan akışının bozulması sonucu oluşur. Karaciğerin normal işlevini yerine getirememesi, portal venin içindeki basıncı artırır. Bu durum, özofagus varisleri (yemek borusunda genişlemiş damarlar) gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Özofagus varisleri, kanama riski taşır ve acil müdahale gerektirir.

Karaciğer Kanseri

Siroz, karaciğer kanseri riskini artırır. Uzun süreli karaciğer hasarı, hücrelerde anormal değişikliklere neden olabilir ve bu da kanserin gelişimini tetikleyebilir. Karaciğer kanseri genellikle siroz hastalarında daha sık görülür ve erken teşhis önemlidir.

Asit (Karında Sıvı Birikimi)

Asit, karın boşluğunda sıvı birikmesine neden olur. Siroz, karaciğerdeki kan akışını etkileyerek asit birikimini artırır. Bu durum, karın bölgesinde şişkinlik ve rahatsızlık hissine yol açabilir. Tedavi edilmezse, enfeksiyon riskini artırabilir.

Enfeksiyon ve Böbrek Problemleri

Siroz, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyon riskini artırır. Ayrıca, siroz hastalarında böbrek problemleri de sıklıkla görülür. Bu durum, hastanın genel sağlığını olumsuz etkileyebilir ve tedavi gerektirebilir. Erken teşhis ve uygun tedavi yöntemleri, bu sorunların önlenmesi ve yönetilmesi açısından kritik öneme sahiptir.

Siroz Teşhisi Nasıl Konur?

Siroz, karaciğerin hasar görmesiyle ortaya çıkan bir hastalık olduğu için doğru teşhis önemlidir. Sirozun teşhisinde, çeşitli tıbbi testler ve görüntüleme yöntemleri kullanılır. Bu süreç, hastalığın seyrini anlamak ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek için kritik öneme sahiptir. Siroz teşhisi için başlıca yöntemler arasında karaciğer fonksiyon testleri, ultrason ve MR görüntüleme ile karaciğer biyopsisi yer alır.

Karaciğer Fonksiyon Testleri

Karaciğer fonksiyon testleri, karaciğerin ne kadar iyi çalıştığını değerlendirmek için kan örnekleri ile yapılan testlerdir. Bu testler, karaciğerin ürettiği çeşitli enzimlerin ve proteinlerin seviyelerini ölçer. Yüksek seviyelerdeki karaciğer enzimleri, karaciğerde hasar olduğunu gösterebilir.

Ultrason ve MR Görüntüleme

Ultrason ve MR (manyetik rezonans) görüntüleme, karaciğerin yapısal durumunu değerlendirmek için kullanılan görüntüleme teknikleridir. Ultrason, karaciğerin boyutunu, yağ birikimini ve diğer anormallikleri tespit etmekte etkilidir. MR, daha detaylı görüntüler sağlayarak karaciğerin iç yapısını incelemeye olanak tanır.

Karaciğer Biyopsisi

Karaciğer biyopsisi, karaciğerden doku örneği alınarak incelenmesidir. Bu işlem, karaciğerdeki hasarın boyutunu ve nedenini belirlemek için yapılır. Biyopsi, kesin tanı koymak ve tedavi sürecini yönlendirmek için önemli bir adımdır.

Sirozun Tedavi Yöntemleri

Siroz, karaciğerde ciddi sağlık sorunlarına yol açan bir hastalıktır ve tedavi yöntemleri hastalığın evresine ve nedenine bağlı olarak değişir. Sirozun tedavisinde amaç, hastalığın ilerlemesini durdurmak, belirtileri yönetmek ve olası sorunları önlemektir. Tedavi yöntemleri arasında ilaç tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri ve karaciğer nakli yer almaktadır.

İlaç Tedavisi

İlaç tedavisi, sirozun altında yatan nedenlere yönelik olarak uygulanır. Örneğin, virüs kaynaklı sirozu olan hastalarda hepatit B veya C tedavisi için antiviral ilaçlar kullanılabilir. Ayrıca, karaciğer iltihabını azaltmaya yardımcı olan kortikosteroidler de reçete edilebilir. Diüretikler, vücutta biriken sıvının atılmasını sağlamak için kullanılabilir. Bu tedaviler, karaciğerin işlevini korumak ve hastalığın ilerlemesini engellemek için önemlidir.

Yaşam Tarzı Değişiklikleri (Alkolü Bırakma, Beslenme)

Yaşam tarzı değişiklikleri, siroz tedavisinin temel unsurlarından biridir. Özellikle alkol kullanımı, karaciğer hasarını hızlandırabilir. Bu nedenle, siroz hastalarının alkolü tamamen bırakması önerilir. Sağlıklı bir beslenme planı da önemlidir. Yeterli protein, vitamin ve mineral alımı sağlanmalı, tuz tüketimi azaltılmalıdır. Düzenli egzersiz, genel sağlığı destekler ve karaciğerin işlevini iyileştirebilir.

Karaciğer Nakli

Sirozun son evrelerinde, karaciğerin işlevi ciddi şekilde bozulduğunda karaciğer nakli en etkili tedavi seçeneğidir. Karaciğer nakli, hasta karaciğerin sağlıklı bir karaciğer ile değiştirilmesi işlemidir. Bu yöntem, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve yaşam sürelerini uzatabilir. Ancak, nakil için uygun adayların belirlenmesi önemlidir. Nakil sonrası hastaların, bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanması gerekmektedir.

Siroz tedavisi bireysel olarak belirlenmeli ve hastalığın seyrine göre şekillendirilmelidir. Erken tanı ve uygun tedavi yöntemleri, hastaların yaşam kalitesini artırabilir ve siroza bağlı gelişen sorunları önleyebilir. Siroz ile mücadelede sağlık profesyonellerinin önerilerine uymak büyük önem taşır.

Sirozdan Korunma Yolları

Siroz, karaciğerin ileriye dönük hasar gördüğü bir durumdur ve bu hastalıktan korunmak için bazı önlemler almak son derece önemlidir. Alkol tüketimini sınırlamak, hepatit B ve C aşılarını yaptırmak ve sağlıklı beslenme ile düzenli egzersiz yapmak, sirozdan korunmanın en etkili yollarıdır.

Alkol Tüketimini Sınırlandırma

Alkol, karaciğerde ciddi hasara yol açabilen bir faktördür. Aşırı alkol tüketimi, sirozun en yaygın nedenlerinden biridir. Bu nedenle, alkol tüketiminin sınırlandırılması veya tamamen bırakılması, karaciğer sağlığını korumak için kritik öneme sahiptir. Alkol tüketiminde dikkatli olmak ve önerilen sınırları aşmamak, siroz riskini önemli ölçüde azaltır.

Hepatit B ve C Aşıları

Hepatit B ve C, karaciğerde iltihaplanma ve hasara neden olabilir. Bu nedenle, hepatit B aşısı olmak, korunma için önemli bir adımdır. Ayrıca, hepatit C için riskli davranışlardan kaçınmak ve düzenli sağlık kontrolleri yaptırmak, bu hastalıklara karşı korunmada etkili olabilir. Erken tanı ve tedavi, karaciğerin sağlığını korumaya yardımcı olur.

Sağlıklı Beslenme ve Düzenli Egzersiz

Sağlıklı beslenme, karaciğerin işlevini destekleyen önemli bir faktördür. Sebze, meyve, tam tahıllar ve sağlıklı yağların dengeli bir şekilde tüketilmesi, karaciğer sağlığını olumlu yönde etkiler. Ayrıca, düzenli egzersiz yapmak, obezite riskini azaltarak karaciğer üzerindeki yükü hafifletir. Fiziksel aktivite, genel sağlığı iyileştirir ve bağışıklık sistemini güçlendirir.

Siroz Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Siroz nedir?

Siroz, karaciğerin kronik hasarı sonucu oluşan, karaciğerde skar dokusu (yara dokusu) birikmesi ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu durum, karaciğerin normal işlevini bozarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Sirozun belirtileri nelerdir?

Siroz belirtileri arasında yorgunluk, kilo kaybı, iştah kaybı, ciltte sararma (sarılık), kaşıntı, karın bölgesinde sıvı birikimi ve kolay morarma sayılabilir.

Siroz neden olur?

Siroz, genellikle kronik alkol kullanımı, hepatit B ve C enfeksiyonları, non-alkolik yağlı karaciğer hastalığı ve otoimmün karaciğer hastalıkları gibi çeşitli nedenlerle gelişir.

Siroz teşhisi nasıl konur?

Siroz teşhisi, karaciğer fonksiyon testleri, ultrason, MR görüntüleme ve gerektiğinde karaciğer biyopsisi ile konur. Bu testler, karaciğerin durumunu ve hasar seviyesini belirlemek için kullanılır.

Siroz tedavi edilebilir mi?

Siroz tedavi edilebilir ancak hasarın geri dönüşü mümkün olmayabilir. Tedavi, altta yatan nedenlere yönelik olarak ilaç tedavisi, yaşam tarzı değişiklikleri ve ilerlemiş vakalarda karaciğer naklini içerebilir.

Sirozdan nasıl korunabilirim?

Sirozdan korunmak için alkol tüketimini sınırlandırmak, hepatit B ve C aşılarını yaptırmak, sağlıklı beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak önemlidir. Ayrıca, hijyen kurallarına dikkat etmek hastalığın bulaşmasını önleyebilir.

Sirozun son evresi nedir?

Sirozun son evresi dekompanse siroz olarak adlandırılır. Bu aşamada karaciğer ciddi şekilde işlev kaybı yaşar ve hastanın yaşam kalitesi düşer. Tedavi yöntemleri sınırlı olabilir.

Siroz hastaları hangi besinleri tüketmelidir?

Siroz hastalarının dengeli bir diyet uygulamaları önerilir. Taze sebze, meyve, tam tahıllar, sağlıklı yağlar ve yeterli protein alımı önemlidir. Tuz tüketiminin azaltılması da karaciğer sağlığı açısından faydalıdır.

Siroz kimlerde daha yaygındır?

Siroz, özellikle alkol bağımlılığı olan bireylerde, hepatit enfeksiyonu taşıyan kişilerde ve obezite sorunları olan bireylerde daha sık görülür. Ayrıca, aile öyküsü olan kişilerde de risk artar.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 1 Kasım 2024 Cuma Yayımlanma Tarihi: 22 Aralık 2020 Salı

Tıbbi Birimler

Bize Ulaşın

Bilgi talepleriniz için aşağıdaki formu doldurabilirsiniz.

Acıbadem Sağlık Grubu olarak size daha iyi ve kaliteli bir hizmet sunabilmemiz için istek, öneri, teşekkür ve şikayetlerinizi aşağıdaki formu doldurarak ya da 444 55 44 numaralı telefondan tarafımıza ulaşarak bildirebilirsiniz.

Devamı
Devamı
Güvenlik Kodu

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde; sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi;

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca;

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak;

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

YUKARI
İçindekiler
Size ulaşmamızı ister misiniz?