Bağışıklık sisteminiz güçlü olursa daha az hastalanırsınız

Vücudumuz farklı enfeksiyon ve toksik ajanlarla savaşmak için özel bir sisteme sahiptir. Bu sisteme bağışıklık sistemi denir. Bağışıklık sisteminin görevi organizmaların vücuda girmesini önlemek veya vücuda giren organizmaların yayılmalarını önlemektir.


1 10

Bol bol su için

Su bütün besinleri ve atıkları vücutta kan ve lenf sıvıları yoluyla taşıyan bir çözücüdür. Günde en az iki litre su içmek besinlerin hücrelerimize nüfuz etmesine, atıkların boşaltılmasına, bizi hasta eden bakterilerin ve virüslerin etkisiz hale gelmesine yardımcı olur. Aynı zamanda bol su içmek, kanın bütün hücrelere yeterli oksijeni taşımasını sağlar. Bu da vücudunuzun tüm sistemlerinin yeterli şekilde çalışması demektir. Organ ve kaslarınız en iyi şekilde çalışırsa bağışıklık sisteminiz de en iyi hale gelir.

2 10

Kötü alışkanlıklarınızı terk edin

Paketlenmiş ve işlenmiş hazır gıdaların, kafeinin, alkolün ve sigaranın fazla tüketimi bağışıklık sistemini tehlikeye sokan zararlı alışkanlıklardır. Bunları azaltarak yerlerine tam gıdalar, ekinezya ve ginseng gibi bitkisel çaylar, taze meyve ve sebze suları koyun. Bu şekilde bağışıklık sisteminize ve vücudunuzun işleyişine destek verin.

3 10

Sebze ve meyveyi çok tüketin

Kış mevsiminde meyve tüketimi çok önemli çünkü bu mevsimin meyveleri özellikle C vitamininden zengin, vücut direncini arttırıcı özellikteki meyvelerdir. Sebze sevmeyen çocuklar için, sebzeleri blenderden geçirip sebze çorbası ya da sebzeli köfte hazırlayıp tüketmesini sağlayabilirsiniz. 

4 10

Uyku düzeninize dikkat edin

Uyku düzenine dikkat etmelisiniz. Düzensiz ve az uyuyan kişilerin özellikle de çocukların vücut direnci zayıfladığı için hastalıklara yakalanmaları daha kolay olmaktadır. İnsan vücudunun aslında bir iç saati vardır. Beyin, karaciğer, akciğerler hatta kaslarının bile sorunsuz çalışabilmesi için sıcaklığı kontrol edebilmesi ve homonları salabilmesi gerekmektedir. Uykusuz kalmak vücudun bunları yapmasını zorlaştırır.

5 10

Hava kirliliğine dikkat edin

Sonbaharda hava aniden kuruyarak solunum yolu hastalıklarına davetiye çıkarabilir. Viral olan bütün hastalıklar, ani ısı düşmesiyle ortaya çıkar. Kuru ortam ve hava kirliliği ile bütün virüsler hızla çoğalır. Bu nedenle, kirliliğin yoğun olduğu günlerde yanınızda atkı ya da ağzınızı kapatabilecek bir nesne bulundurmalı ve mümkünse ağız yerine burundan nefes almalısınız.

6 10

Grip aşısı yaptırın

Grip aşısı yaptırmadan önce mutlaka doktorunuza danışın. Sonbaharda nezle, grip gibi viral enfeksiyonlar daha sık görüldüğünden özellikle yaşlı, çocuk ve kronik hastalığı olanların grip aşısı yaptırması önerilir. Grip aşısı bağışıklık sistemini çalışmaya teşvik eder. Bir bakıma aşı, vücudunuza virüsü nasıl tanıyacağını ve ona karşı nasıl savaşacağını öğretir. Vücudunuz gerçek virüsle karşılaştığında ise aşıdan dolayı virüsü çabucak tanır ve kendini savunabilir.

7 10

C vitamini ve çinko takviyesi alın

Taze sebze ve meyvelerde bulunan C vitamini, bağışıklığı güçlendiren en önemli kaynaklardan biri. Sonbaharda yetişen yeşil soğan, pırasa, kereviz gibi sebzeler, C vitamini ve antioksidan açısından oldukça zengin. Bu aylarda, içinde bağışıklığı güçlendirecek çinko maddesi bulunan bezelye, kestane, ceviz ve fındığın da tüketilmesi önerilir.

8 10

Hastalıkların tedavisini ihmal etmeyin

Bağışıklık sistemini yorduğu için mevcut hastalıkların ihmal edilmeden tedavi ettirilmesi gerekir. Özellikle kronik hastalığı olanlar, yaşadıkları en ufak bir şikâyette bile doktorlarına danışmalılar.

9 10

Protein ağırlıklı beslenin

Beslenme sırasında alınacak besinlerin türü önemlidir. Kış aylarında metabolizma zayıflar ve bu nedenle enfeksiyonlara karşı direnç oluşur. Özellikle protein grubu, çocuklar için çok yararlı besin ögeleri içerir. Hayvansal gıdalardan elde edilen proteinler arasında et, süt ve yumurta bulunur.

10 10

Gereksiz antibiyotik kullanımından kaçının

Antibiyotikler sadece bakteriyel enfeksiyonları tedavi eder. Gereksiz şekilde antibiyotik almak sağlığınız için tehlikeli olur ve antibiyotiğe karşı olan direncinizi yükseltir. Bu da gerçekten o antibiyotiğe ihtiyaç duyacağınız zaman işlevsizleşmesine neden olur. Dolayısıyla doktor önerisi olmadan, gereksiz kullanılan antibiyotikler vücutta dirençli mikropların gelişimine yol açabilir.