Yazı İçeriği

Antidepresan Türleri

Antidepresanlar Hangi Durumlarda Kullanılır?

Antidepresan Nasıl Kullanılır?

Antidepresanın Uzun Süreli Kullanımı

Antidepresanların Yan Etkileri Nelerdir?

Hamilelik Sırasında Antidepresan Kullanımı

Antidepresan Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Antidepresan Nasıl Bırakılır?

Depresyon Belirtileri

Antidepresan Nedir?

Antidepresanlar ağırlıklı olarak depresyon tedavisinde kullanılan, etken maddelerine göre farklı türlere ayrılan ilaçlardır. Antidepresan tedavisinde amaç depresyon nedeniyle oluşan mutsuzluk, bitkinlik, tükenmişlik, huzursuzluk sorunlarını kalıcı şekilde sonlandırmaktır. Bu sayede kişinin kaygıları azalır, bitkinliği, tükenmişliği, isteksizliği, huzursuzluğu ortadan kalkar ve depresyon öncesi daha dengeli olan ruh durumuna geri dönebilir.

Antidepresanların özellikle orta ve şiddetli depresyonu olan kişilerde etkili olduğu düşünülmekle birlikte, belirli durumların (geçmişte daha orta-ağır depresyon öyküsü, kaygı bozukluğu veya ağrı bozukluğu birlikteliği gibi) varlığında hafif seviyedeki depresyonda da kullanılabilir.

Antidepresan kullanımına paralel olarak psikoterapi alırsanız olumlu sonuçları daha hızlı elde edebilirsiniz. Antidepresanla birlikte devam eden psikoterapinin bir başka faydası ise depresyonunuzun tekrar etme riskinin azalacak olmasıdır.

Antidepresanlar Depresyona Nasıl Etki Eder?

 

Peki antidepresanlar depresyona karşı nasıl faydalı olur? Beynimizde sinir hücrelerinin sinyalleri iletmek için bazı kimyasallardan yararlanır ve bu kimyasallara genel olarak nörotransmiterler denilir. Bu kimyasalların, aralarında serotonin, dopaminin de bulunduğu bazıları duygu dururumuzu etkileyen özelliktedir. Depresyonun nedeni ise bu nörotransmiterlerin düzgün çalışmamasından kaynaklanır. Antidepresan kullanımı ile duygu durumumuzu etkileyen kimyasalların daha etkin ve dengeli bir şekilde kullanılması hedeflenir. Nörotransmiterlerin seviyesi attıkça depresyonun etkileri de ortadan kalkar.

Bu nörotransmiterlerin bazıları şu işlevleri etkiler:

Dopamin: Karar vermede, motivasyonda, uyarılmada ve zevk ve ödül sinyallerinde merkezi bir rol oynar.

Norepinefrin: Uyanıklığı ve motor işlevi etkiler ve strese yanıt olarak kan basıncını ve kalp atış hızını düzenlemeye yardımcı olur.

Serotonin: Ruh halini, iştahı, uykuyu, hafızayı, sosyal davranışı ve cinsel isteği düzenler.

Antidepresanlar genellikle orta ila şiddetli depresyon tedavisinde etkilidir.

Tahminler, antidepresanların tipik olarak depresif semptomları yaklaşık yüzde 67 oranında azalttığını göstermektedir.

Bir çalışmada, uzun süreli olarak antidepresan alan kişilerin yüzde 89'undan fazlası, ilaçlarının semptomlarını iyileştirdiğini bildirdi.


Antidepresan Türleri

Birçok farklı antidepresan türü vardır. Antidepsesan ilaçlar genellikle yeni nesil ve eski nesil olarak iki gruba ayrılır. Yeni nesil antidepresanların avantajı eski nesil antidepresanlara göre daha az yan etkiye sahip olmalarıdır. Üstelik etki gücü açısından da bir dezavantajları bulunmamaktadır. Yeni nesil antidepresanlar, eski nesil ilaçlara göre daha farklı türlerdeki depresyon ve kaygı sorunlarına yardımcı olabilmektedir.

Yeni nesil antidepresanlar sıklıkla üç grupta toplanır. Bunlar; SSRI’lar, SNRI’lar ve bu iki gruba uymayan atipik antidepresanlardır.

Her antidepresan her insan üzerinde farklı tedavi sonuçları gösterebilir. Kimisi kullandığı antidepresandan fayda görmezken aynı sorun için aynı antidepresanı kullanan bir başkası bu ilaçtan fayda görebilir. Bu nedenle doktorunuz, kullandığınız antidepresanı, uygun süre ve yeterli dozda kullanmanıza rağmen etki göstermemesi halinde başka bir ilaçla değiştirebilir.

Antidepresanlar Hangi Durumlarda Kullanılır?

Antidepresanlar depresyon tedavisinin yanı sıra aşağıdaki durumlar için de önerebilir;

  • Travma sonrası stres bozukluğu,
  • Anksiyete yani kaygı bozukluğu,
  • Obsesif kompulsif bozukluk,
  • Uyku sorunları.

Bazı nörotranmiterler, sinirler tarafından iletilen ağrı bildirimlerini etkileyebileceği için antidepresan ilaçlar uzun süreli kimi kronik ağrı türlerinin etkisini gidermek için de kullanılabilir.

Antidepresan Nasıl Kullanılır?

Antidepresanlar genellikle tablet formunda üretilir ve sıklıkla günlük olarak içilir. Başlangıç dozunuzu doktorunuz belirler. Bir ya da iki hafta başlangıç dozunun kullanılmasının ardından doktorunuz ihtiyacınıza göre ilacın dozunu artırır. İlacın etkisini 4-8 hafta arasında göstermesi beklenir. İlk birkaç hafta ya da birkaç ay içerisinde semptomların hafiflemesi ya da depresyonun ortadan kalkması beklenir. Bu süre boyunca sabırlı olarak ilacın kullanımında vazgeçilmemesi gerekir. Antidepresan tedavileri sıklıkla 6 ay ile 1 yıl arasında sürer. 

Doktorunuz, sorunlarınızla daha kolay başa çıkabilmeniz için kulandığınız antidepresanla paralel olarak bir süre psikoterapi almanızı ya da yanına ek bir ilaç daha almanızı önerebilir.

Antidepresanın Uzun Süreli Kullanımı

Bazı insanlar için antidepresan kullanım süresi 1 yılı da geçebilir. Özellikle kişi iki veya daha fazla kez depresyon yaşadıysa ya da aile içinde başka depresyon yaşayanlar da varsa 1 yıldan fazla antidepresan kullanımı gerekebilir. Uzun kullanımın amacı rahatsızlığın tekrar etmesini önlemektir. Depresyonun kronikleşmesi (yaşam boyu devam etmesi) durumunda hastaların ömür boyu antidepresan kullanması da önerilebilir.

Antidepresanların Yan Etkileri Nelerdir?

Diğer ilaç kullanımlarında olduğu gibi antidepresan kullanımı sürecinde de bazı yan etkiler görülebilir. Bu yan etkiler kullanılan antidepresanın türüne göre farklılıklar gösterebilir. Antidepresanların yan etkileri daha çok ilk birkaç hafta içerisinde görülür. 

Antidepresan kullanımında öne çıkan yan etkiler şunlardır…

  • Baş ağrısı,
  • Ağız kuruluğu,
  • Huzursuzluk,
  • Baş dönmesi,
  • Cinsellikle ilgili sorunlar,
  • Kilo alma,
  • Uyku hali,
  • Mide bulantısı,
  • İshal.

Yan etkiler antidepresan kullanan kişilerin bazılarında görülür ve genellikle hafif yan etkilerdir. Bu etkiler kullanılan ilacın türüne, kullanılan dozaja bağlı olarak değişebilir. Yan etkiler zaman içerisinde vücudunuz ilaca alıştıkça büyük oranda iyileşecektir. Yeni nesil antidepresanlar uzun dönem yan etkiler açısından oldukça güvenlidir. Yan etkilerin zamanla geçmemesi halinde doktorunuz ilacınızı değiştirme yoluna gidebilir.

Hamilelik Sırasında Antidepresan Kullanımı

Hamilelik ya da emzirme dönemleri anne ve bebek açısından kritik önemdeki dönemlerdir. Bu dönemlerde psikolojik sorunlar sık görülür ve psikoterapi yeterli gelmezse antidepresan kullanımı gündeme gelebilir. Depresyon ve diğer psikiyatrik bozuklukların anne ve bebek üzerinde ciddi sorunlar yaratabileceği de bilinmektedir. Bu noktada karar, riskler ve faydaların arasındaki denge gözetilerek verilir. Genel olarak hamilelik döneminde antidepresan kullanımın bebek sağlığında sorun yaşatma ihtimali oldukça düşüktür. Ancak bazı antidepresan türlerinin hamilelik sırasında kullanımı önerilmez. Bu nedenle hamilelik döneminde ruh sağlığınız ile ilgili sorunlar yaşarsanız ilaç kullanıp kullanmayacağınıza doktorunuzla birlikte karar vermelisiniz.

Antidepresan Kullanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

  • Sık sık ilaç almayı unutmak ya da alınması gereken düzeni umursamamak antidepresandan alınacak potansiyel iyileşmeyi olumsuz etkiler. Bu nedenle ilacınızı doktorunuzun size önerdiği dozlarda düzenli olarak kullanmalısınız. Doz artış ve düşüş zamanlamasını doktorunuzun belirttiği şekilde ve zamanında yapmayı ihmal etmeyin.
  • Antidepresan sonrası başka bir branş doktoru tarafından yazılan ilaçlarınızı psikiyatristinize bildirin. Çünkü bu ilaçlar antidepresanınız ile etkileşime girebilecek özellikte olabilirler.
  • Yan etkiler nedeniyle ilacınızı kendi kararınızla azaltmayın ya da bırakmayın, doktorunuzla görüşün.
  • Tanıdıklarınızın önerdiği antidepresanları kullanmayın. Bu durum sağlığınıza ciddi zararlar verebilir.
  • Antidepresan kullanırken alkol alınması önerilmez. Bu konuda zorluk yaşayacağınıza inanıyorsanız doktorunuza bunu belirtmeyi unutmayın.
  • İlaç kullanmaya başladıktan sonra ilk haftalarda kendinizi daha kötü hissetme ihtimaliniz vardır, ancak bu durum çoğu zaman kendiliğinden geçecektir. Belirli bir süreye rağmen depresyonunuzun kötüye gittiğini hissederseniz ilacın işe yaramadığı anlamına gelebilir. Aynı durum bir süre depresyon belirtilerinde azalma görüldükten sonra aniden kötüleşmenin başlaması için de geçerlidir. Huzursuzluk, yerinde duramama, kontrolü kaybetmiş hissinin yaşanması da işlerin iyiye gitmediğinin işareti olabilir. Bu durumlarda doktorunuzla irtibata geçmelisiniz.
  • İlaç kullanmaya başladıktan birkaç ay sonra semptomlarınız azalmıyorsa bu durum yine ilacın etkili olmadığı anlamına gelebilir. Bu durumda da doktorunuza danışmayı ihmal etmemelisiniz.

Antidepresan Nasıl Bırakılır?

Antidepresan ilaçlar aniden bırakılmaması gereken ilaçlardır. Bu ilaçların doktor kontrolünde azaltılarak bırakılması gerekir. Antidepresanlar sıklıkla 4 hafta süresince azaltılarak bırakılır. Bazı ilaçlarda bu süre daha da uzun tutulabilir. Antidepresanı aniden bırakmanız halinde yaşadığınız sağlık sorunu yeniden ortaya çıkabilir. Antidepresanların aniden bırakılması bazı yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. 

Bu yoksunluk belirtilerini şöyle sıralayabiliriz:

  • Uyku düzensizlikleri,
  • Kafa karışıklığı,
  • Ter basmaları,
  • Huzursuz hissetmek,
  • Sinirlilik,
  • Endişeli ruh hali,
  • Kararsızlık.

Saydığımız bu sorunları doktor kontrolünde antidepresan bırakma sürecinde yaşarsanız doktorunuzu mutlaka bilgilendirin. Bırakmayla bağlantılı yoksunluk belirtileri sıklıkla 1-2 hafta sürer ancak daha uzun zamana yayıldığı da görülebilir.

Depresyon Belirtileri

Arada bir üzgün, umutsuz bitkin hissetmek hayatın olağan bir parçasıdır. Ancak sık sık bu hisleri yaşamak depresyon belirtisi olabilir. İşte depresyondan şüphelenmenizi gerekebilecek belirtiler…

  • Geçmeyen üzüntü hissi,
  • Yorgun ve bitkin hissetmek,
  • Uyku düzeninde bozukluk, fazla uyumak ya da çok az uyumak,
  • Sık sık ağlamak veya ağlama ihtiyacı duymak,
  • İştahsızlık, az yemek ya da yeme isteğini kaybetmek,
  • Aşırı yemek yemek,
  • Konsantrasyon zorluğu,
  • Sinirli, gergin ve huysuz hissetmek,
  • Sık sık ölümü düşünmek ya da intihar etme isteği yaşamak,

Daha öne sizi mutlu eden bisiklete binmek, yürüyüş yapmak, sinemaya gitmek, enstrüman çalmak gibi aktivitelere karşı isteksizlik.