Yazı İçeriği

1. Tansiyon düşmesi

2. Konsantrasyon bozukluğu

3. İnsülin direnci

4. Ani kalp krizi

5. Kilo bile alabilirsiniz

6. Saç dökülmesi ve yorgunluk

7. Depresyon riski

Şok diyet nedir?

Fazla kilolarından şikâyetçi olan kişiler kolay ve hızlı bir şekilde kilo verme kaygısına düşebilir. Bu kaygıyla birlikte “en kısa”, “hızlı” hatta “şok” bir biçimde zayıflatacak yöntemlerin arayışına girilebilir. Protein ağırlıklı, düşük yağ içerikli, ödem attırıcı, tek besine dayalı ve çok düşük kalorili 'şok diyetler' hızlı bir şekilde kilo vermeyi vaat edip, aynada hoş görünmenizi sağlasa da sağlığınızda ani kalp krizinden depresyona ve saç dökülmesine dek ciddi sorunlara yol açabilir. Şok diyetlerin yol açtığı tehlikeler…


1. Tansiyon düşmesi

Vücut sıvısında bulunan sodyum, potasyum, klor gibi mineraller kan basıncının ayarlanmasından sorumludur. Vücut su miktarındaki ani değişim; halsizlik, baş dönmesi, konsantrasyon bozukluğu ile birlikte tansiyonda düşüş meydana getirir. Özellikle yaz sıcaklarında yapılacak şok diyetler terlemenin de artmasıyla kalp çarpıntısı ve baygınlığa yol açabilir.

2. Konsantrasyon bozukluğu

Alelacele kilo vermek amacıyla başlanan şok diyetler, baş dönmesi, halsizlik, bulantı, sinirlilik ve ellerde titreme gibi bulgularla hipoglisemi denilen kan şekerinde ani düşüşlere neden olur. Hipoglisemi, beynin çalışması için yeterli enerjinin sağlanamamasına neden olarak unutkanlık, dikkat dağınıklığı ve konsantrasyon bozukluğuna neden olur.

3. İnsülin direnci

Düzensiz olarak şok diyet programları ile zayıflayan kişiler kalıcı beslenme alışkanlıkları kazanamadıkları için verdikleri kiloyu fazlası ile geri alır. Bu durum özellikle pankreasın normal çalışma düzenini bozup insülin hormonunda duyarlılığa neden olur. Metabolizmada insülin direnci gelişirse, bilin ki kilo vermeniz bir sabır savaşına dönüşür.

4. Ani kalp krizi

Özellikle içeriği bilinmeyen birtakım bitkisel zayıflama çayları, besin destekleri, çok düşük kalorili dengesiz diyetler vücuttaki su ve kas kütlesinde hızlı kayıplara neden olarak tartıda sizi mutlu etse bile gerçekte kilo kaybı olarak değerlendirilmez. Kas kütlesinden en çabuk etkilenen organ kalptir. Hızlı kilo verme sonucu kalp ritminde bozulmalar, ani kalp krizleri ve ölüme neden olabilir. Kilo verirken asıl olan vücut yağ dokusundan kaybın olması. Vücutta yağ dokusu kaslara göre daha fazla hacimde yer kaplar. Bu nedenle rakamlara değil, yağ kayıplarına odaklanmak gerekir.

5. Kilo bile alabilirsiniz

Günlük beslenme alışkanlıklarının kilo verme uğruna değiştirilmesi kişilerde yeme davranışlarının bozulmasına neden olur. Buna vücudun açlık nedeniyle metabolizma hızını azaltması da eklenince kilo vermeyi beklerken kilo alabilirsiniz. Bu nedenle kronik diyet yapanlardan değil, sağlıklı yaşayanlardan, sağlıklı beslenmeye bir ömür boyu önem verenlerden olmak gerekir.

6. Saç dökülmesi ve yorgunluk

Düşük kalorili veya tek bir besine dayalı şok diyetler başta B6, B12, çinko, demir, magnezyum ve kalsiyum olmak üzere vitamin ve minerallerin eksik alınmasına neden olur. Kansızlık (anemi), saç dökülmesi, yorgunluk, bağışıklık sisteminde azalma sonucu çabuk hasta olma, osteoporoz (kemik erimesi) ve sindirim sistemi gibi sağlık problemleri yaşam kalitenizi büyük ölçüde düşürebilir.

7. Depresyon riski

Düşük karbonhidrat içeren şok diyetle zayıflamaya çalışan kişilerde “seratonin” denilen mutluluk hormonu üretimi azalır. Açlık, kan şekerinin ve tansiyonun düşmesi, yetersiz vitamin ve mineral alımının olmasıyla da bu durum kişilerin kaygı, stres, uykusuzluk ve depresyon eğilimi artar. Popüler olan şok diyetler, sağlıksız zayıflama yöntemleri kısa vadede ilgi çekici gözükse de geri dönüşümü zor olan sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle mevsimsel, popüler değil; bilimsel veriler ışığında oluşturulmuş kişiye özel beslenme programlarını alışkanlık edinip yaşam boyu sağlıkla formda kalmaya önem vermek gerekir.